Multilingual Turkish Dictionary

English

English
PURIM PRESENTS : English Turkish

Purim Yahudi Bayramı kutlamalarında arkadaşlara verilen kek ve tatlılar

PURIM QATAN : English Turkish

n. (İbranice) "Küçük Purim", Purim Katan, Adar'ın (İbrani takviminde artık yıl) ikinci ayında kutlanan Purim tatili

PURINA : English Turkish

n. Missouri merkezli Amerikan şirketi, Ralsion Purina iştiraki, batarya ve evcil hayvan bakım ürünleri üreticisi

PURISM : English Turkish

n. arı dil kullanma, dilde sadelik

PURIST : English Turkish

n. dilde sadelik yanlısı sanatçı

PURITAN : English Turkish

n. püriten, püritan mezhebi üyesi, tutucu protestan, bağnaz protestan

PURITAN : English Turkish

adj. püritan, tutucu, bağnaz, aşırı dinci

PURITANICAL : English Turkish

adj. püritenlere ait, tutucu, gerici, bağnaz

PURITANISM : English Turkish

n. püritenlik

PURITY : English Turkish

n. saflık, temizlik, arılık, namus, iffet

PURITY CAMPAIGN : English Turkish

n. temizlik kampanyası

PURKINJE : English Turkish

n. bir soyadı; Johannes Evangelists Purkinje (
1869), Purkinje hücreleri ve Purkinje ağını keşfeden Bohem fizyolog

PURKINJE CELL : English Turkish

n. Purkinje hücresi, (Anatomi) beyincik tarafından üretilen her bir bilgi parçacığını ileten ve motor aktivitelerin kontrolunun çoğunu elinde bulunduran kendine has nöron

PURL : English Turkish

n. şırıltı, çağıltı, girdap, ters örgü, kenar danteli, sıcak bira

PURL : English Turkish

v. çağıldamak, şırıldamak, nakış ile süslemek, oya ile süslemek, ters örgü yapmak

PURLER : English Turkish

n. kötü düşme, düşüş, yıkıcı darbe, devirici yumruk

PURLIEU : English Turkish

n. sınır, hudut

PURLIEUS : English Turkish

n. civar, etraf, çevre

PURLIN : English Turkish

n. çatı sırt kirişi

PURLOIN : English Turkish

v. aşırmak, yürütmek, çalıntı yapmak, eser hırsızlığı yapmak

PURLOINER : English Turkish

n. eser hırsızı, hırsız

PURPLE : English Turkish

v. mora boyamak, sinirinden morarmak

PURPLE : English Turkish

n. mor, erguvan rengi, kardinal kaftanı

PURPLE : English Turkish

adj. mor, morumsu, mora çalan, mora benzer, kraliyet soyundan, krala ait, ahlaksız, kötü

PURPLE HEART : English Turkish

n. amfetaminli hap, uyarıcı hap