Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FACILITY (NATO) : English Turkish military

KOLAYLIK:Kara, deniz veya hava kuvvetlerinde belirli bir hareket yardımı sağlayarak herhangi bir faaliyet veya harekatı kolaylaştıran bir hareket tarzı

FACILITY RATING : English Turkish military

TESİS TEST KIYMETLENDİRMESİ (HV.):Hava trafik görevlerine ait bir terim. Hava trafik kontrol memurları ehliyetnamesinin arkasına bir hava trafik kontrol sınavcısı tarafından yapılan ve şahsın gerekli testleri başarılı şekilde tamamladığını ve bir hava trafik kontrol tesisinde bu sıfatla hava trafik kontrol görevlerini yerine getirecek ehliyette olduğunu gösterir yazılı onay. Bir kimse, tesis test değerlendirmesi olmadan hava trafiğini direkt denetimsiz idare edemez

FACILITY SECURITY DEARANCE : English Turkish military

TESİS GÜVENLİK BELGESİ:Bir tesisin; güvenlik bakımından, bazı kategorilerle (ve bunun altındaki bütün kategorilerde) ki gizlilik dereceli bilgilere vakıf olabileceği hususunda idari bir karar veya takdir

FACING : English Turkish military

DÖNÜŞLER:Komutla herhangi bir tarafa cephe almak için yapılan dönüş. Dönüşler üç çeşittir. Sağa dönüş (right face) , sola dönüş (left face) , geriye dönüş (about face)

FACING DISTANCE : English Turkish military

DÖNÜŞ MESAFESİ:Bir askerin dönüş eğitimi yapabilmesi için hesaplanmış en küçük mesafe olan 35 santim

FACSIMILE : English Turkish military

FAKSİMİLE:Sabit görüntüleri (images) aslına uygun olarak göndermekte kullanılan bir haberleşme sistemi. Buna "facsimile transmission"de denir

FACTOR OF SAFETY : English Turkish military

EMNİYET PAYI, EMNİYET EMSALİ:Bir yapı veya mekanizmaya normal olarak yüklenen yükten fazlası için bir emniyet payı olarak eklenen fazla direnç. Buna "safety factor" da denir

FADED : English Turkish military

TEMASIN KAYBOLMASI:Bir hava önlemesinde, "temas, rapor istasyonunun görüş alanından kaybolmuştur ve verilecek herhangi bir mevkii bilgisi beklenmektedir" anlamında bir kod

FAIR DRAWING : English Turkish military

GÜZEL ÇİZİM:Yeniden üretim için belirlenen form ve şekillerin hepsinin tamam olduğu bir çizim

FAIR WEAR AND TEAR : English Turkish military

NORMAL AŞINMA VE ESKİME:

FAIRLEAD : English Turkish military

BASTİKA, KURT AĞZI:Tel halat veya zincirlerin istikametlerini muhafaza etmek ya da değiştirmek için kullanılan tertibat veya araçlar. Halat veya zincir bu sayede makara, tambura vesaireye düz bir şekilde ve karışmadan girer. Bu tertibat, kılavuz tamburalı, makaralı veya zincir ya da tel halatın kolaylıkla üzerinde kayabildiği düz delik veya yuvalarda olabilir

FAIRWAY : English Turkish military

SEYRÜSEFERE ELVERİŞLİ SU YOLU:

FAKER : English Turkish military

ALDATICI:Bir hava savunma tatbikatında düşman uçağı temsil eden dost uçağı

FALCON : English Turkish military

HAVADAN-HAVAYA GÜDÜMLÜ FÜZE:Falcon familyasına mensup füzeler (AIM-1, AIM-4B, AIM-4E, AIM-4G, AIM-26A, AIM-47A) bir hava önleme uçağında içte veya dışta taşınabilir. Falcon füzesi F-89, F-lOlB, F-102, F-104, F-106 uçaklarında kullanılabilir. Bazı falcon füzelerinde nükleer başlık bulunur

FALL BACK : English Turkish military

GERİ ÇEKİLMEK:Geride bulunan bir mevzie çekilmek

FALL BACK AREA : English Turkish military

SIĞINMA SAHASI (HV.):Bazı füze atış mevzilerinde, füze ateşlemeye hazır vaziyete geldiği anda teknisyenlerle diğer personelin geriye çekildikleri saha

FALL IN : English Turkish military

SAFTA TOPLANMAK:Dağınık vaziyette bulunan bir kıtayı, saf düzeninde ve esas duruşta toplamak

FALL OUT : English Turkish military

DÜZENİ TERKETMEK:Bir düzendeki yeri terketmek. Bir şahsın fazla ayrılmamak suretiyle düzendeki yerini terketmesi

FALLAWAY SECTION : English Turkish military

AYRILMA KISMI (HV.):Bir roket aracının uçuş esnasında ayrılıp düşen herhangi bir parçası. Özellikle arza düşen parça. Ayrıca bakınız: "blowoff" ve "companion body"

FALLING LEAF : English Turkish military

YAPRAKLAMA (HV.):Uçağın bir yandan öbür yana kayarak, hemen hemen dikey vaziyette alçaldığı akrobasi şekli

FALLOUT AREA : English Turkish military

SERPİNTİ SAHASI:Radyoaktif maddelerin yayılmış olduğu saha veya hava vaziyetine göre, radyoaktif maddelerin yayılması muhtemel saha

FALLOUT CONTOURS : English Turkish military

SERPİNTİ EĞRİLERİ, NÜKLEER SERPİNTİ EĞRİLERİ:Bir serpinti şeklini sınırlandıran aynı yoğunluktaki noktaları birleştiren ve saatte röntgen olarak gösterilen hatlar

FALLOUT PATTERN : English Turkish military

SERPİNTİ ŞEKLİ:Serpintinin, serpinti eğrileri tarafından çizildiği şekilde dağılışı

FALLOUT PREDICTION : English Turkish military

SERPİNTİ TAHMİNİ:Bir nükleer patlama öncesi veya hemen sonrasında askeri açıdan önemli olan radyoaktif miktarının ve muhtemel kirlenme sahalarının tahmini olarak belirlenmesi