Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GROUND TRACE : English Turkish military

YER İZDÜŞÜMÜ:Uçan bir cisim, füze veya uydunun arz üzerinden geçerken satıhta çizdiği teorik iz

GROUND UMPIRE : English Turkish military

KARA HAKEMİ:Manevralarda Kara Kuvvetlerinin harekatı üzerinde hakemlik yapan subay. Ayrıca bakınız: "air umpire"

GROUND VISIBILITY : English Turkish military

YERİN GÖRÜNEBİLİRLİĞİ:Dünyanın yüzeyi yakınında, güvenilir bir gözlemci tarafından rapor edildiği üzere, sürmekte olan yatay görünebilirlik

GROUND WAVES : English Turkish military

YEREY DALGALAR (HV.):Bir infilakla yerde teşekkül eden dalgalar. Bu dalgalar üç çeşittir; uzunluğuna dalgalar "longitudinal waves" (sıkışma), yanlamasına dalgalar "transverse waves" (kesme veya makaslama) ve yüzey dalgalar "surface waves" (su çırpıntısına benzer). Yerey dalgalar; (bir yer veya satıh parçalanmasında olduğu gibi) direkt yer şoku veya (herhangi bir çeşit paralanmada olduğu gibi) hava ile nakledilen blastle endüklenmiş olabilir

GROUND ZERO : English Turkish military

YER SIFIR NOKTASI:Bir nükleer silahın infilak noktasında veya bu noktanın dikey olarak altında veya üstünde kara veya su sathı üzerinde bulunan nokta (GZ olarakta bilinmektedir). Ayrıca bakınız: "actual ground zero; desired ground zero"

GROUND-TO-AIR : English Turkish military

YERDEN HAVAYA:Yerden havaya karşı yapılan ateş ve faaliyetleri ifade için kullanılan genel terim

GROUNDING : English Turkish military

UÇUŞTAN MEN EDİLME:Genellikle geçici mahiyette olmak üzere, bir kimsenin uçuştan men edilmesi. Uçuştan men edilme, uçuşu tehlikeli bir hale getiren fena uçuş şartlarından dolayı veya kaideye aykırı hareket eden bir şahsın cezalandırılması için olabilir. Uçak için de kullanılır

GROUP : English Turkish military

GRUP:
İki veya daha çok tabur ya da iki veya daha çok filo grubundan oluşan, elastik bir idari ve taktik birlik. Terim; muharebe destek ve hizmet destek birliklerine de uygulanır.
Özel bir amaç için tasarlanmış, normal olarak, bir kuvvetin tali bir bölümü halinde, bir miktar gemi veya hava aracı.
Bir bütün halinde çalışan, birçok parçalardan meydana gelmiş, mekanik bir düzen.
Haberlerin gönderilmesinde veya kriptolanmasında bir birim meydana getiren bir veya daha çok sembol. Ayrıca bakınız: "army group", "boat group", "embarkation element (unit) (group) ", "tactical air control group", "tractor group", "transport group (amphibious)"

GROUP BURIAL : English Turkish military

TOPLU DEFİN, TOPLU GÖMME:Kimlikleri tespit edilmemiş iki veya daha fazla cesedin müşterek bir mezara gömülmesi. Ayrıca bakınız: "burial"

GROUP COUNT : English Turkish military

GRUP SAYISI:Bir haberin belirli bir kısmında genellikle haberin metninde, mevcut grup ve kelimelerin sayısını belli eden semboller

GROUP FIRING : English Turkish military

GRUP ATEŞİ:Hafif ateşli silahların gruplar halinde yaptıkları atış tatbikatı

GROUP FORMATION : English Turkish military

GRUP DÜZENİ:Çeşitli uçuş düzenlerinden herhangi birinde uçuş yapan iki veya ikiden çok filo. Örneğin; V düzeni (V formation), kademeli dağınık düzen (stagger formation) ve kademeli düzen (echelon formation) gibi

GROUP OF FIRE : English Turkish military

ATEŞ GRUBU, ATEŞ GRUPLARI:Bir ateş toplaması ile kaplanmayacak kadar geniş bir taktik bölgeyi örter iki veya daha çok ateş toplaması (concentration). Bir grup dahilindeki ateş toplamaları ya birbirlerini takiben ya da aynı zamanda yapılır

GROUP OF TARGETS : English Turkish military

HEDEFLER GRUBU:Aynı anda ateş edilmek istenilen iki veya daha fazla hedef. Hedefler grubu bir harf/sayı terkibi ya da takma adla gösterilir. GROUP RENDEZVOUS (ABD SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU):GRUP RANDEVU/BULUŞMA YERİ:Aynı tipten teşkillerin, harekete geçmeden önce, buluşacakları bir kontrol noktası

GROUP RENDEZVOUS (NATO) : English Turkish military

GRUP RANDEVU/BULUŞMA YERİ:Bak. "force rendezvous"

GROUP STUDY CLASSES : English Turkish military

GENEL KÜLTÜR TOPLU EĞİTİM SINIFLARI:Askeri tesislerde, ordu genel kültür programına (Army education program) göre açılan ve askeri veya sivil öğretmenler tarafından idare edilen sınıflar

GROUSER : English Turkish military

PATİNAJ TIRNAĞI:Traktör veya tank tırtılları veya otomobil lastikleri üzerinde bulunan ve çekme kuvvetini arttırmaya yarayan çıkıntılardan biri

GRUBBING : English Turkish military

KAZI:El aletleri veya dozer ile ağaç köklerini çıkarmak için yapılan kazı

GRUDGE : English Turkish military

KİN, HINÇ:

GUARD : English Turkish military

MUHAFIZ, KARAKOL, NÖBETÇİ:Konaklamada, bir mevki veya buna benzer bir yeri baskından korumak veya mahkumların kaçmalarına ya da düşmanca bir harekette bulunmalarına engel olmakla görevlendirilen bir veya birkaç şahıs. Bunlar; kendilerine emanet edilen yeri ve kimseleri, sistemli şekilde, gözaltında tutarlar. Ayrıca bakınız: "interior guard"

GUARD AMMUNITION : English Turkish military

NÖBETÇİ MÜHİMMATI:Nöbet hizmetinde kullanılan sevk barutu azaltılmış cephane. Buna "guard cartridge" da denir

GUARD BAND : English Turkish military

EMNİYET BANDI:Telsiz istasyonları arasında karışıma engel olmak üzere tahsis edilen frekanslar bandı

GUARD CARTRIDGE : English Turkish military

NÖBETÇİ MÜFREZESİ:Belirli bir süre için nöbet tutmak üzere ayrılmış erler. Bu süre genellikle bir gündür

GUARD DUTY : English Turkish military

NÖBET HİZMETİ:Nöbetçilerden beklenen iş, belirli bir yerin veya belli bir bölgenin sistemli bir şekilde gözaltında bulundurulması

GUARD MOUNT : English Turkish military

NÖBET DEĞİŞTİRME:Yeni nöbetçi dikilip eski nöbetçi ayrılırken yapılan merasim