English
PIP MATCHING : English Turkish military
PİP UYDURMASI:Bir radar antenini, gönderilen loplardan meydana gelen mütenavip yükseliş ve istikamet eko çentiklerine yükseliş veya amplitüt bakımından eşit olacak şekilde tevcih etme işlemi
PIPEHEAD : English Turkish military
BORU HATTI BOŞALTMA İSTASYONU:Bir boru hattında; petrol ürünlerinin depolama dağıtım veya diğer ulaştırma vasıtaları ile gönderilmek üzere boşaltıldığı son varış noktası
PIPELINE : English Turkish military
BORU HATTI:Sıvı maddelere, özellikle petrol ürünlerine ait pompa düzeni ve sevk teçhizatı ile birlikte bir boru hattı
PIPELINE PERSONNEL : English Turkish military
İKMAL VE TAHLİYE KANALI PERSONELİ:İkmal ve tahliye kanalında bulunan personel
PISTOL : English Turkish military
1 TABANCA:Geri tepme tesiriyle boş kovanı dışarı atarak kendi kendine dolan ve tek elde tutularak ateşlenen, kısa namlulu ve özellikle yarı otomatik bir silah. Örneğin; otomatik tabanca (automotic pistol) gibi
PISTOL BELT : English Turkish military
TABANCA KEMERİ:Bir tabanca kılıfını asmak için kullanılan kemer
PISTOL CLASP : English Turkish military
TABANCA MÜSABAKA ROZETİ:Bir milli veya bölge tabanca atış yarışmasına iştirak edildiğini gösterir madeni çubuk şeklinde bir alamet. Bak. "Excellence in competation badge"
PISTOL COURSE : English Turkish military
TABANCA ATIŞ YERİ:Askerlerin, at üzerinde gederlerken tabanca ile hedeflere ateş etmeleri için hazırlanmış atış yeri
PISTOL EXPERT : English Turkish military
UZMAN TABANCA NİŞANCISI:
PISTOL HOLSTER : English Turkish military
TABANCA KILIFI:Genel olarak kemerde ve eğerde taşınan tabancalara mahsus deri veya kumaştan yapılmış kılıf
PISTOL SHARPSHOOTER : English Turkish military
TABANCA KESKİN NİŞANCISI:
PIT : English Turkish military
AVCI ÇUKURU:Ateşe karşı koruyan ve içinden ateş edilen küçük çukur
PIT DETAIL : English Turkish military
İŞARETÇİLER:Bir atış sahasındaki hedef çukurlarını idare eden subay veya astsubay ve yardımcıları
PIT OFFICER : English Turkish military
HEDEF SUBAYI:Ders atışlarında işaretçilerin başında bulunan subay
PIT RECORD : English Turkish military
ATIŞ KAYDI:Bir ders atışında hedef subayı tarafından tutulan resmi kayıt şartları
PIT SHEAD : English Turkish military
HEDEF MALZEME SUNDURMASI:Hedef malzemesini depo etmeye yarayan ve hedef çukuru civarında bulunan küçük bina veya sundurma
PITCH : English Turkish military
AŞAĞI YUKARI HAREKET (PITCH):
Bir uçak veya geminin kendi yan ekseninde dönmesi, (veya baş-kıç yapması),
Hava fotoğrafçılığında, fotoğraf makinesinin uçağın enine ekseninde dönmesi,
ÇADIR KURMAK: Bu anlamda yalnız çadır kurmakta kullanılır.
HATVE: Birbirini takip eden vida dişleri veya benzeri helezoni cihaz üzerinde, karşılıklı noktalar arasında uzun eksenden ölçülen mesafe.
HATVE; PERVANE HATVESİ: Bir pervanenin 360 derecelik bir devri esnasında bir uçağı ileri doğru götürdüğü mesafe
PITCH ANGLE : English Turkish military
ALÇALMA/YÜKSELME AÇISI:Uçağın uzunlamasına ekseni ile yeryüzünün yatay düzlemi arasındaki açı. Aynı zamanda buna "indination angle-meyil açısı" denmektedir
PITCH INDICATOR : English Turkish military
HATVE GÖSTERGESİ:Pervane hatvesini gösteren alet
PITCHOVER : English Turkish military
YUNUSLAMA; AŞAĞI YUNUSLAMA:Bir roketin bir kavis çizdiği ve yükseliş ifade etmeyen bir istikamete yöneldiği zaman dikeye nazaran yaptığı programlı dönüş
PITCHUP : English Turkish military
YUKARI YUNUSLAMA:Bir füzeyi dikey bir yükselişe geçiren düzeltme hareketi
PITOT TUBE : English Turkish military
PITOT BORUSU:Açık ucu hava akımı istikametine yöneltilmiş, silindir şeklinde, içi boş boru. Bu boru, özellikle hava hızı göstergelerinde uçuş (çarpma) basıncını ölçmeye yarar
PITOT-STATIC TUBE : English Turkish military
PİTOT-STATİK BORUSU:Vuruş (dinamik) basıncı ile statik basınç arasındaki farkı değerlendirmek için kullanılan bir pilot ve statik borunun paralel veya müşterek eksenli olarak birleştirilmiş şekli. Vuruş basıncı ile statik basınç arasındaki fark, borudan geçen akım hızının bir fonksiyonudur ve uçuş halindeki bir uçağın hava hızını göstermeye yarar
PITTED : English Turkish military
KARINCALI; KARINCALAŞMIŞ:Paslanma, asitle aşınma veya diğer nedenlerle meydana gelmiş küçük oyuntu veya delikleri bulunan. Nemli kalan silahlarda madeni kısımlar karıncalanabilir
PIVOT : English Turkish military
PİVOT GEMİSİ:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani