Multilingual Turkish Dictionary

English

English
PLASTIC EXPLOSIVE : English Turkish military

PLASTİK İNFİLAK MADDESİ:Normal ısı derecelerinde istenilen biçime sokulabilen infilak maddesi

PLASTIC RANGE : English Turkish military

ESNEME HADDİ:Bir malzemenin kendi üzerine uygulanan bir kuvvete tabi olduğunda bozulmayacağı, fakat tamamen düzelmeyeceği, böylece kuvvet kaldırıldığında sürekli deformasyon olgusunun mevcut olacağı bir gerilim haddi

PLASTIC SPRAY PACKAGING : English Turkish military

PLASTİK SPREY KAPLAMA:Bak. "cocooning"

PLASTIC ZONE : English Turkish military

PLASTİK BÖLGE:Hiç bir kırığın bulunmadığı fakat toprağın daimi olarak deforme olduğu ve yüksek bir yoğunlukla sıkıştırıldığı bir patlamadan ortaya çıkan krater ile ilişkili kırılma bölgesinin ötesindeki bölge. Ayrıca bakınız: "rupture zone"

PLATE : English Turkish military

MADENİ LEVHA:
Kartografide; a. Çinko, alüminyum ve üstü kazılmış bakırdan bir baskı levhası; b. Aynı üzeri kazılmış (oyulmuş) baskı levhasından çoğaltılan bir üzeri kazılı haritadaki bütün "devletler" için kullanılan müşterek bir terim; c. Tek bir baskı levhasından çoğaltılacak (örneğin mavi levha; veya düzey levhası) bir harita veya harita üzerinde gözükecek olan bütün ayrıntılar, Z. Fotoğrafçılıkta, orta derecede şeffaf, ekseriya cam olup, fotoğrafik bir emülsiyon ile kaplıdır. Ayrıca bakınız: "diapositive", "transparency"

PLATE GIRDER BRIDGE : English Turkish military

DOLU GÖVDELİ ANA KİRİŞLİ KÖPRÜ:

PLATEAU : English Turkish military

KABA AYAR TERTİBATI:Belirli tipteki nişangahlar üzerinde bulunan ve kaba ayarları yapmaya yarayan ayarlama tertibatı. İnce ayar, tabura denilen bir tertibat vasıtasıyla yapılır

PLATFORM : English Turkish military

PLATFORM; DÖŞEME:Silaha ait işleri görürken mürettebatın üzerinde durduğu madeni döşeme

PLATFORM DROP : English Turkish military

PLATFORM İNDİRME:Taşıyıcı kuşaklar ile uçağa geriden yüklenen, yüklü platformların havadan indirilmesi. Bak. "airdrop", "airdrop platform"

PLATFORM SCALE : English Turkish military

PLATFORM KANTAR:Üstüne konulan madde veya bindirilen araçları tartan döşeme şeklinde kantar

PLATFORM TRUCK : English Turkish military

PLATFORM KAMYON:İkmal maddeleri taşımak üzere yapılmış, dolma veya hava lastikli, kendi takati ile hareket eden araç. Vinçli platform kamyon (lift platform truck), aynı zamanda, ikmal maddelerini istif de edebilir

PLATOON : English Turkish military

TAKIM:Ordunun esas taktik birliği; bölük, batarya veya süvari bölüğünün küçük kısmı. Bir takım, iki veya daha çok manga veya kısım (section) dan ibarettir

PLATOON COLUMN : English Turkish military

TAKIM KOL DÜZENİ; TAKIM YÜRÜYÜŞ KOLU:Yanaşık ve dağınık düzenlerde, bir takım dahilinde kol halinde bulunan ve mangaların aldıkları eğitim düzeni veya taktik düzen

PLATOON LEADER : English Turkish military

TAKIM KOMUTANI:Bir takıma komuta eden subay ve astsubay

PLATTING : English Turkish military

GALVANOPLASTİ:Kimyasal aşınma ve yenmeye karşı mukavemet temin etmek için elektroliz usulü ile madeni kaplama

PLAY MECHANICAL : English Turkish military

MEKANİK OYNAKLIK:Belirli sınırlar dahilinde veya haricinde serbestçe hareket etmek veya işlemek

PLAYFAIR CIPHER : English Turkish military

DOĞRU ŞİFRE:İkili şifrelerin açık şifre muadillerini meydana getirmek için, bir tek yirmi beş gözlü kare ile yapılan ikili ikame usulü şifreleme tipi

PLEBISCITE : English Turkish military

PLEBİSİT; REFERANDUM:

PLIMSOLL LINE : English Turkish military

GEMİ SİGORTA ÇİZGİSİ:Emniyetli, yük haddini belirtmek için geminin bordasına çizilen hat. Gemi, su seviyesi, sigorta çizgisi veya işareti hizasına gelinceye kadar yüklenebilir

PLIMSOLL MARK : English Turkish military

GEMİ SİGORTA İŞARETİ:Bak. "plimsoll line"

PLOT : English Turkish military

GRAFİK, HARİTA, HAVA HARİTASI, DENİZ HARİTASI, PLAN, ŞEMA:Çeşitli arazi ve deniz bilgileri veren kara hava veya deniz haritası veya grafik

PLOT MAP : English Turkish military

MEZARLIK PLANI:Mezarların yerini gösteren ve diagram dahilinde çizilen bir mezarlık planı. Bak. "map"

PLOTTED POINT : English Turkish military

KESTİRİLMİŞ NOKTA:Hareket eden bir hedefin seyir yolu üzerinde bulunan ve hedefin herhangi bir andaki mevkiini gösteren nokta

PLOTTER : English Turkish military

İŞARETLEYİCİ:Bir hava veya haber verme ve ikaz hizmetindeki radar işaretleme planı (radar board), noktalama masası (plotting board) veya süzme grafiği (filter board) üzerinde bir uçağa ait mevkii işaret veren kimse

PLOTTING : English Turkish military

İŞARETLEME; TERSİM; ÇİZME; KIYMETLENDİRME; PLANA GEÇİRME; NOKTALAMA; PLOTİN (DZ):Kara, hava, deniz haritaları veya şema üzerinde hedeflerin mevkileri ile istikamet vesairelerin işaretlenmesi