Multilingual Turkish Dictionary

English

English
POWDER TRAIN TIME FUZE : English Turkish military

BARUT ZAMANLI TAPA:Barut tablosu kanallarında sıkıştırılmış kara barut uzunluğunu ayar etmek suretiyle faaliyete geçirilen ihtiraklı tapa cinsi. Bak. "fuze" ve "time fuze"

POWDER TRAY : English Turkish military

BARUT TESKERESİ:Barut keselerini topun yanına taşımak için kullanılan teskere

POWER : English Turkish military

SEVK KUDRETİ:Alçak infilak maddelerinin kapalı bir vasatta yanmasıyla meydana gelen gaz basıncı, kırıcı olmaktan ziyade itici bir kuvvet meydana getirir. Bu iş, infilak maddesinin gaz haline geçerken bir molekül değiştirme hassasıdır

POWER APPROACH : English Turkish military

GAZLI İNİŞ:Hafif uçakları engeller üzerinden ve kısa meydanlara indirmek için, süratini perdövites süratinin biraz üstüne kadar yavaşlatmak ve takat tatbik etmek suretiyle, istenilen noktaya indirmek şeklinde yapılan iniş

POWER LANDING : English Turkish military

GAZLI İNİŞ:Bir uçağın, yere temas edene kadar motorunu çalıştırarak iniş

POWER PLANT : English Turkish military

GÜÇ KAYNAĞI:Motorlu araçlarda ve makinelerde motor, ateşleme sistemi, karbüratör, yağlama sistemi vesaire gibi güç ihtihsal eden parçalar grubu

POWER PLANT UNIT : English Turkish military

KOMPLE MOTOR DÜZENİ:Süratle takılıp sökülmesi için tek bir cihaz halinde imal edilmiş teferruat ve kaportası dahil tam bir uçak motoru ambalajı

POWER TRANSMISSION LINE : English Turkish military

ENERJİ NAKİL HATTI:

POWER TRAVERSE : English Turkish military

TAKATLE YANA DÖNDÜRME:Ateş istikametini değiştirmek üzere bir topun
tank, uçak, gemi taretlerinde olduğu gibi motorla işleyen bir tertibat vasıtasıyla döndürülmesi

POWER TURRET : English Turkish military

TAKATLE DÖNER TARET; TAKATLE DÖNER KULE:Özellikle tank, uçak, gemi vesairede motorla işler bir tertibatla döndürülen kule, taret veya kapalı top kaidesi. Taret veya kulenin içinde bulunan top, taret veya kule ile birliktedöner

POWERED FLIGHT : English Turkish military

GAZLI UÇUŞ:Bir uçak, füze veya uzay aracının, kendi bünyesi içinde bir motorla sevkedildiği süredeki uçuşu

POWERED MISSILE : English Turkish military

MOTOR GÜÇLÜ FÜZE:Bir mermi, bomba veya benzerinden farklı olarak, içinde sevkedici bir cihaz bulunan bir füze

PPI GAUGE : English Turkish military

PPI ÖLÇÜSÜ:Uluslararası demiryolu anlaşmalarına dayanan yükleme ölçüsü, mikyası. Boyutları bu ölçünün sınırları arasında kalan bir yük. Kıta Avrupa'sının batısındaki demiryollarının "passepartout international" kelimelerinin bir kısaltmasıdır

PRACTICE AMMUNITION : English Turkish military

EĞİTİM ATIŞ CEPHESİ; DERS ATIŞ MÜHİMMATI:Hedefli atış eğitiminde kullanılan cephane; sevk barutu bulunan fakat, ya tesirsiz bir parlama hakkını ya da gözetleme paralama hakkı vazifesi görerek alçak infilak maddesi paralama hakkını ihtiva eden cephane

PRACTICE BOMB : English Turkish military

DERS ATIŞI UÇAK BOMBASI:İçinde ya kumdan tesirsiz bir imla hakkı veya başka bir madde ya da, gözetleme imla hakkı olarak, alçak süratli bir infilak maddesi bulunan uçak bombası

PRACTICE DANGEROUS TO CRYPTO SECURITY : English Turkish military

KRİPTO EMNİYETİ İÇİN TEHLİKELİ TATBİKAT:Kripto güvenliğinde, ilgili makamlara bildirilmesi gereken bir güvenliği ihlal hareketi. Böyle bir durum; aynı Kripto sistemini ilgilendiren diğer yanlış uygulamalarla birlikte, kripto sisteminin güvenliği üzerinde önemli derecede kötü bir etki yaratabilir

PRACTICE FIRE : English Turkish military

ATIŞ TATBİKATI:Hakiki cephane ile yapılan hedefli atış eğitimi. Buna (practice shooting) de denir

PRACTICE FIRING : English Turkish military

ALIŞTIRMA ATEŞİ:Kayıtları tutulmayan hedefli atış eğitimi. ABD Ordusu'nda bu atışlar eri, ders atışlarından önce atışa alıştırmak için yapılır. Buna bazen (preliminary firing) de denir

PRACTICE GRENADE : English Turkish military

EĞİTİM EL BOMBASI:İçinde herhangi bir kimya veya infilak maddesi bulunmayan taklit el bombası. Buna bazen (training grenade) de denir

PRACTICE MARCH : English Turkish military

EĞİTİM YÜRÜYÜŞÜ:Eğitim maksadıyla yapılan yürüyüş

PRACTICE MINE : English Turkish military

EĞİTİM MAYINI:
Kara mayın harbinde, standart mayının aynı biçim ve ağırlıktaki örneği. Bu mayın ani bir duman veya infilakı taklit eden bir ses çıkaracak şekilde imal edilmiştir. Bak. "mine".
Deniz mayın harbinde, hazırlama uygulaması ve eğitim için uygun olan, tesirsiz maddelerle doldurulmuş fakat tam olarak monte edilmiş bir mayın. Bak. "drill mine"

PRACTICE RANGE : English Turkish military

ATIŞ YERİ:Bak. "range" ve "target range"

PRACTICE ROUND : English Turkish military

EĞİTİM ATIŞ MERMİSİ; DERS ATIŞ MERMİSİ:Bak. "practice ammunition"

PRACTICE SHOOTING : English Turkish military

ATIŞ TATBİKATI:Bak. "practice fire"

PRE : English Turkish military

POSITIONED WAR RESERVE MATERIAL REQUIREMENT, PROTECTABLE:KORUNABİLİR (MUHAFAZA EDİLEBİLİR), ÖNCEDEN İDHAR EDİLMİŞ HARP YEDEĞİ MALZEME GEREKSİNİMİ:Önceden idhar edilmiş harp yedeği malzeme gereksiniminin tedarik, fon ve envanter yönetimi amaçlarıyla korunan, muhafaza edilen kısmı