Multilingual Turkish Dictionary

English

English
RESTRAINT OF LOADS : English Turkish military

YÜK TAHDİDİ:Nakliye esnasında yerinden kıpırdamamasını temin edecek bir şekilde bir birliğe veya onun nakliyecisine ait bağlama, raptetme, ambalajlama yöntemi

RESTRICTED : English Turkish military

HİZMETE ÖZEL:"ÇOK GİZLİ", "GİZLİ" veya "ÖZEL" olarak sınıflandırılamamış olan ve gizli tutulması gereken bilgi ve malzeme. Ayrıca bakınız: "classified matter"

RESTRICTED AIR CARGO : English Turkish military

SINIRLI HAVA YÜKÜ (KRİTİK YÜK):Bak. "cargo"

RESTRICTED AREA (DOD, IADB) : English Turkish military

TAHDİTLİ SAHA (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):
Dost kuvvetlerin birbirlerine müdahalesini önlemek ve asgari düzeye indirmek üzere özel sınırlayıcı tedbirlerin uygulandığı bir bölge (kara, deniz veya hava)
Müsaadesiz girişi önlemek üzere özel tedbirlerin uygulandığı askeri yönetim altındaki bir bölge. Ayrıca bakınız: "air surface zones"; "controlled firing area"; "restricted areas (air) "

RESTRICTED AREA (NATO) : English Turkish military

TAHDİTLİ SAHA (NATO):
Bir ülkenin toprakları veya karasuları üzerinde, bir uçağın uçuşunun muayyen özel koşullara göre yasaklandığı, tanımlanan boyutlardaki bir hava sahası.
Dost kuvvetlerin birbirlerine müdahalesini önlemek veya asgari düzeye indirmek üzere özel sınırlayıcı tedbirlerin uygulandığı bir bölge.
Müsaadesiz girişi önlemek üzere özel tedbirlerin uygulandığı askeri yönetim altındaki bir bölge

RESTRICTED AREAS (AIR) : English Turkish military

HAVA TAHDİTLİ SAHALARI:Yetkili makamca tesis edilen ve üzerinde uçakların uçuşunun şartlara bağlanmış bulunduğu belirli sahalar. Bu sahalar; hava seyrüsefer haritalarında gösterilip hava seyrüsefer yayınlarında neşredilmektedir. Ayrıca bakınız: "restricted areas", "air defense artillery defended area"

RESTRICTED DATA : English Turkish military

HİZMETE ÖZEL BİLGİLER:Aşağıdaki konularla ilgili bütün bilgiler: a. Atom silahlarının plan, imalat ve kullanılması, b. Özel nükleer malzemenin üretilmesi, c. Özel nükleer malzem: enin enerji üretiminde kullanılması. Ancak bunlardan, Atom Enerjisi Kanunu
bölümüne göre gizlilik derecesi kaldırılan veya hizmete özel sınıfından çıkarılmış olanlar bu bilgiler arasına sokulmaz. (Düzeltildiği şekilde, 1954 tarihli Atom Enerji Kanununun 11 w kısmı). Ayrıca bakınız: "formerly restricted data"

RESTRICTED DIET : English Turkish military

SINIRLI DİYET:Bir disiplin tedbiri olarak tabip nezareti altında ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı yönetmeliği hükümlerine uygun olarak mahpuslara verilen yemekler

RESTRICTED OPERATIONS AREA : English Turkish military

TAHDİTLİ HAREKAT SAHASI:Bir veya daha çok hava sahası kullanıcısının hareketinin yasaklandığı, yer içindeki özel harekat durumlarına, gereksinimlerine karşılık olarak, hava sahası kontrol makamı tarafından belirlenen, tanımlanan boyutlardaki hava sahası

RESTRICTED PROPELLANT : English Turkish military

SINIRLI SEVK YAKITI:Sınırlı yüzeyleri yanışa maruz, diğer yüzeyleri negatif bir katalizör (inhibitor) ile kaplı katı bir yakıt. Aynı anlamda (restricted change) ve (restricted burning) deyimleri de kullanılır

RESTRICTED TRAFFIC : English Turkish military

SINIRLANDIRILMIŞ TRAFİK:Sınırlı trafik; sürati, geçecek araç tipini, azami yük miktarını, yolun çeşitli tipten trafiğe açık bulunacağı saatleri sınırlayan bir trafik düzenlemesinin uygulandığı bir yol üzerindeki trafik

RESTRICTING PLUG : English Turkish military

GAZ TIKAMA HALKASI:Bak. "choke ring"

RESTRICTION : English Turkish military

YASAKLAMA, KISITLAMA:

RESTRICTION TO LIMITS : English Turkish military

GÖZ HAPSİ:

RESTRICTIVE ASSIGNMENT : English Turkish military

İHTİSAS ATANMASI:Genellikle, normal atanma prensiplerine göre, gerektiği şekilde, belirli bir meslek sınıfına ayrılmış olan personelin, daha sonra, yalnız bu sınıfa giren askeri meslek ihtisasına atanmaları hali

RESTRICTIVE FIRE PLAN : English Turkish military

SINIRLAYICI ATIŞ PLANI:Dost uçakları, yerden açılan ve nükleer olmayan dost atışlardan makul derecede koruyan bir hava sahası oluşturan güvenlik önlemi

RESUME : English Turkish military

RESÜME (ÖZET):Hava önlemedeki kullanımıyla "Emredilen son karakolu özetle" anlamına gelen kod

RESUPPLY : English Turkish military

YENİDEN İKMAL, BÜTÜNLEME İKMALİ:İkmal maddesi stoklarının gerekli stok seviyelerine getirilmesi için bütünlenmesi işlemidir

RESUPPLY CAPACITY : English Turkish military

YENİDEN İKMAL, BÜTÜNLEME İKMALİ KAPASİTESİ:Muharebe sırasında bir birlikten, cephane ve ikmal maddeleri için, normal olarak geri gönderilen ikmal taşıma kapasitesi

RESUPPLY OF EUROPE : English Turkish military

AVRUPA'YA BÜTÜNLEME İKMALİ:İkmal maddelerinin, savaşın başlaması ile bu maddelere duyulan gereksinmenin sona ermesi arasındaki devrede Avrupa'ya sevki. Bu ikmal maddeleri, Avrupa'ya daha önceden yerleştirilmiş malzemeleri içermemekte, fakat, menşe ve mevkiine bakılmaksızın diğer malzemeleri içermektedir. Ayrıca bakınız: "elements of resupply"

RETAIL BIN AREA : English Turkish military

PERAKENDE DEPOLAMA YERİ:Normal olarak ikmal maddelerinin, orijinal ambalaj miktarlarından daha az, perakende miktarlar halinde bulundurulduğu ve dağıtıldığı bir oda veya bina

RETAIL SINGLE MANAGER STOCKS : English Turkish military

KUVVET KOMUTANLIĞI ÖZEL STOKLARI:Tek yönetici malları arasında ve tek yöneticinin direkt yönetimi altında bulunmayan ve tahsis edilmiş görevlerin yerine getirilmesi için, nihai tüketicilere dağıtılmak veya satılmak üzere, kuvvet komutanlıklarınca tek başına elde tutulan ve kontrol edilen stoklar

RETAIL STOCK : English Turkish military

PERAKENDE STOK:Dağıtıma hazır küçük miktarlar halinde taşınan ikmal maddeleri

RETAINED ENEMY PERSONNEL : English Turkish military

ALIKONMUŞ DÜŞMAN PERSONELİ:Esir kamplarında harp esirlerine yardımcı olmak üzere alıkonulan, bu arada harp esiri sayılmayıp, en azından, harp esirlerine tanınan himayeden faydalanan sağlık personeli, din işleri mensupları ve bazı hallerde Milli Kızılhaç ve Kızılay teşkilatı veya diğer yardımcı kurullar mensupları gibi, özel işleme tabi düşman personeli

RETAINING WALL : English Turkish military

İSTİNAT DUVARI: