Germany
Germany
ANGESTELLTE : German Turkish
memur, müstahdem
ANGETRUNKEN : German Turkish
çakırkeyif
ANGETRUNKEN SEIN : German Turkish
çakırkeyf olmak
ANGEWOHNHEIT : German Turkish
[die] alışkanlık, âdet
ANGEWÖHNEN : German Turkish
alıştırmak
ANGLEICHEN : German Turkish
enzetmek, uygulamak, uyarlamak
ANGLER : German Turkish
[der] olta ile balık tutan kimse
ANGREIFEN : German Turkish
" saldırmak, hücum etmek; dokunmak, el sürmek; başlamak; etkilemek, bozmak, sarsmak"
ANGREIFER : German Turkish
[der] saldırgan, mütecaviz
ANGRENZEN : German Turkish
(-e) sınırdaş olmak
ANGRENZEND : German Turkish
sınırdaş, komşu
ANGRIFF : German Turkish
[der] saldırı, hücum
ANGST : German Turkish
" [die] korku; kaygı, endişe"
ANGST HABEN : German Turkish
korkmak
ANGST HABEN UM ETW : German Turkish
merak etmek, endişe etmek, kaygılanmak
ANGST HABEN UM JDN : German Turkish
merak etmek, endişe etmek, kaygılanmak
ANGSTHASE : German Turkish
[der] korkak, yüreksiz, tabansız
ANHABEN : German Turkish
giymiş olmak, üzerinde olmak
ANHALT : German Turkish
" [der] destek; ipucu"
ANHALTEN : German Turkish
" durdurmak; yakalamak, tutmak; durmak; sürmek, devam etmek"
ANHALTEND : German Turkish
sürekli, devamlı
ANHALTER : German Turkish
[der] otostopçu
ANHALTSPUNKT : German Turkish
[der] ipucu
ANHAND : German Turkish
vasıtasıyla
ANHANG : German Turkish
" [der] ek, ilave; aile; taraftarlar"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani