Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
AUFFÜHREN : German Turkish

" oynamak, sahneye koymak, canlandırmak; yazmak, hesaba geçirmek"

AUFFÜHRUNG : German Turkish

[die] oyun, temsil

AUFGABE : German Turkish

" [die] görev, vazife; ödev, ev ödevi; vazgeçme, terk; yollama; postalama; amaç, maksat; sorun, problem"

AUFGABENBEREICH : German Turkish

[der] görev sahası

AUFGANG : German Turkish

" [der] çıkış; (güneş) yükselme; merdiven"

AUFGEBEN : German Turkish

" vazgeçmek, bırakmak; yollamak, göndermek; postalamak; gazeteye ilan vermek; sipariş etmek; umudu kalmamak"

AUFGEBOT : German Turkish

" [das] resmi ilan; seferberlik, silah altına davet"

AUFGEDREHT : German Turkish

heyecanlı

AUFGEDUNSEN : German Turkish

şişkin, kabarık

AUFGEHEN : German Turkish

" (güneş) doğmak; (hamur) kabarmak; açılmak; (tohum) fışkırmak; (buz) çözülmek, erimek; karışıp kaybolmak"

AUFGEKLÄRT : German Turkish

" aydın, bilgili; cinsel konularda bilgili"

AUFGEKRATZT : German Turkish

neşeli, şen

AUFGEPAßT! : German Turkish

dikkat!

AUFGEREGT : German Turkish

heyecanlı

AUFGESCHLOSSEN : German Turkish

geniş görüşlü, açık fikirli

AUFGEWECKT : German Turkish

" akıllı, zeki, kafalı; açıkgöz, uyanık"

AUFGIEßEN : German Turkish

" üzerine dökmek; (çay) demlendirmek"

AUFGREIFEN : German Turkish

" yakalamak; benimsemek"

AUFGRUND : German Turkish

" binaen; dolayısıyla, yüzünden"

AUFHABEN : German Turkish

" (şapka) başında olmak; yapacak ödevi olmak"

AUFHALSEN : German Turkish

yüklemek

AUFHALTEN : German Turkish

" alıkoymak, tutmak, durdurmak; açık tutmak"

AUFHEBEN : German Turkish

" kaldırmak; (oturumu) bitirmek, sona erdirmek; iptal etmek, feshetmek; saklamak"

AUFHEITERN : German Turkish

neşelendirmek, keyiflendirmek

AUFHELLEN : German Turkish

" aydınlatmak, çözmek; (renk) açmak"