Germany
FRAULICH : German Turkish
kadınca, kadına özgü¡
FRECH : German Turkish
" arsız, yüzsüz, küstah; korkusuz, pervasız, gözü pek¡"
FRECHHEIT : German Turkish
[die] arsızlık, yüzsüzlük, küstahlık¡
FREGATTE : German Turkish
[die] fırkata, firkateyn¡
FREI : German Turkish
" serbest, hür, özgür; bağımsız, müstakil; boş, tutulmamış; parasız; fazla serbest, müstehcen, açık saçık; samimi, açıksözlü; açık; muaf"
FREI AN BORD : German Turkish
gemide teslim
FREI HAND HABEN : German Turkish
hareket serbestliği olmak
FREIBAD : German Turkish
[das] açık yüzme havuzu¡
FREIBEKOMMEN : German Turkish
" kurtarmak; izin almak¡"
FREIBLEIBEND : German Turkish
ağlayıcı olmayan¡
FREIDEMOKRAT : German Turkish
[der] hür demokrat¡
FREIER : German Turkish
[der] bir kıza talip olan erkek¡
FREIGEBIG : German Turkish
" cömert, eli açık; gönlü bol¡"
FREIGEBIGKEIT : German Turkish
" [die] cömertlik, el açıklığı; gönül bolluğu¡"
FREIGEPÄCK : German Turkish
[das] ücretsiz bagaj¡
FREIHAFEN : German Turkish
[der] serbest liman¡
FREIHALTEN : German Turkish
" masrafını ödemek; ayırtmak, rezerve etmek"
FREIHANDEL : German Turkish
[der] serbest ticaret¡
FREIHEIT : German Turkish
" [die] özgürlük, hürriyet; bağımsızlık, istiklal; bağışıklık, muafiyet; ayrıcalık, imtiyaz¡"
FREIHEITLICH : German Turkish
liberal¡
FREIHEITSSTRAFE : German Turkish
[die] hapis cezası¡
FREIHERAUS : German Turkish
açıkça, dobra dobra¡
FREIKARTE : German Turkish
[die] serbest giriş kartı¡
FREIKÖRPERKULTUR : German Turkish
[die] nüdizm, çıplaklık kültürü¡
FREILASSEN : German Turkish
serbest bırakmak, azat etmek¡
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani