Multilingual Turkish Dictionary Germany

FREUNDLICHE GRÜßE : German Turkish

içten selamlar¡

FREUNDLICHKEIT : German Turkish

" [die] dostluk; nezaket¡"

FREUNDSCHAFT : German Turkish

[die] arkadaşlık, dostluk

FREUNDSCHAFT SCLIEßEN MIT : German Turkish

arkadaş olmak, dost olmak¡

FREUNDSCHAFTLICH : German Turkish

arkadaşça, dostça¡

FREVEL : German Turkish

" [der] cürüm, cinayet; günah, küfür¡"

FREVELHAFT : German Turkish

kötü¡

FRIEDEN : German Turkish

" [der] barış, sulh; huzur, rahat"

FRIEDEN SCHLIEßEN : German Turkish

arış yapmak¡

FRIEDENSSCHLUß : German Turkish

[der] barış anlaşması¡

FRIEDENSVERHANDLUNGEN : German Turkish

arış görüşmeleri¡

FRIEDENSVERTRAG : German Turkish

[der] barış antlaşması¡

FRIEDENSZEIT : German Turkish

[die] barış zamanı¡

FRIEDFERTIG : German Turkish

" barışsever, barışçı; uysal, yumuşak başlı¡"

FRIEDHOF : German Turkish

[der] mezarlık, kabristan¡

FRIEDLICH : German Turkish

" barışsever; sakin, huzurlu¡"

FRIEREN : German Turkish

" donmak; üşümek"

FRIKADELLE : German Turkish

[die] köfte¡

FRISCH : German Turkish

" taze; yeşil; günlük; yeni; körpe; temiz; dinç, zinde; canlı, neşeli"

FRISCH GESTRICHEN! : German Turkish

yeni boya!¡

FRISCHE : German Turkish

" [die] tazelik; yenilik; temizlik; zindelik¡"

FRISCHLING : German Turkish

[der] bir yaşını doldurmamış yabandomuzu yavrusu¡

FRISEUR : German Turkish

" [der] kuaför; berber¡"

FRISEUSE : German Turkish

[der] kadın berber¡

FRISIEREN : German Turkish

" saçını düzeltmek; olduğundan iyi göstermek¡"