Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
BESTIMMTHEIT : German Turkish

" [die] belirlilik; kesinlik, katiyet"

BESTIMMUNG : German Turkish

" [die] tüzük, nizamname; yönerge, direktif; kararname; saptama, tespit; amaç, gaye; kader, mukadderat"

BESTIMMUNGSORT : German Turkish

[der] gönderilen yer

BESTLEISTUNG : German Turkish

" [die] rekor; en yüksek verim"

BESTMÖGLICH : German Turkish

mümkün olduğu kadar iyi

BESTRAFEN : German Turkish

" cezalandırmak; uslandırmak"

BESTRAFUNG : German Turkish

[die] ceza

BESTRAHLEN : German Turkish

" ışık saçmak, ışık yaymak; ışınla tedavi etmek"

BESTRAHLUNG : German Turkish

[die] ışınla tedavi, radyoterapi

BESTREBEN : German Turkish

[das] çaba, gayret

BESTREBUNG : German Turkish

[die] çaba, gayret

BESTREICHEN : German Turkish

(ekmeğin) üzerine sürmek

BESTREITEN : German Turkish

" inkâr etmek, itiraz etmek; parasını vermek, karşılamak, ödemek, finanse etmek"

BESTREUEN : German Turkish

üzerine saçmak, serpmek

BESTÄNDIG : German Turkish

" sürekli, daimi; değişmez, sabit; dayanıklı"

BESTÄNDIGKEIT : German Turkish

[die] dayanıklılık

BESTÄRKEN : German Turkish

desteklemek, arka çıkmak, moral vermek

BESTÄTIGEN : German Turkish

" onaylamak, tasdik etmek; doğrulamak, teyit etmek; alındığını bildirmek"

BESTÄTIGUNG : German Turkish

" [die] onay, tasdik; doğrulama, teyit"

BESTÄUBEN : German Turkish

" tozlamak; çiçektozu ile döllemek"

BESTÜRMEN : German Turkish

" soru yağmuruna tutmak; ricalarla başını ağrıtmak"

BESTÜRZEN : German Turkish

telaşa düşürmek

BESTÜRZT : German Turkish

telaşlı, şaşkın

BESTÜRZUNG : German Turkish

[die] telaş, şaşkınlık

BESUCH : German Turkish

" [der] ziyaret; konuk, misafir; misafirlik"