Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
ENTSCHIEDEN : German Turkish

" kesin, kati; azimkâr; mutlaka, kesinlikle"

ENTSCHIEDENHEIT : German Turkish

" [die] kesinlik, katiyet; azim"

ENTSCHLOSSEN : German Turkish

kararlı, azimli

ENTSCHLOSSENHEIT : German Turkish

[die] azim, kararlılık

ENTSCHLUß : German Turkish

[der] karar

ENTSCHLUßKRAFT : German Turkish

[die] azim

ENTSCHULDBAR : German Turkish

" affedilebilir, bağışlanabilir; mazur görülebilir"

ENTSCHULDIGEN : German Turkish

affetmek, mazur görmek

ENTSCHULDIGEN SIE! : German Turkish

affedersiniz, özür dilerim

ENTSCHULDIGUNG : German Turkish

" [die] af; özür, mazeret; bahane, kaçamak"

ENTSCHULDIGUNG! : German Turkish

özür dilerim!, affedersiniz!

ENTSCHWINDEN : German Turkish

ortadan kaybolmak

ENTSCHÄDIGEN : German Turkish

" tazminat vermek, zararı ödemek; telafi etmek"

ENTSCHÄDIGUNG : German Turkish

[die] tazminat

ENTSCHÄRFEN : German Turkish

" (bomba, vb.ini) etkisiz hale getirmek; sertliğini gidermek, yumuşatmak"

ENTSETZEN : German Turkish

[das] korku, dehşet

ENTSETZEN : German Turkish

korkutmak, ürkütmek

ENTSETZLICH : German Turkish

korkunç, dehşetli

ENTSETZT : German Turkish

korkmuş, dehşete düşmüş

ENTSICHERN : German Turkish

(silahın) emniyetini açmak

ENTSPANNEN : German Turkish

" gevşetmek; gerginliğini gidermek"

ENTSPANNUNG : German Turkish

" [die] gevşeme; detant"

ENTSPANNUNGSPOLITIK : German Turkish

[die] detant politikası

ENTSPRECHEN : German Turkish

" uymak, uygun olmak; karşılamak; benzemek"

ENTSPRECHEND : German Turkish

" uygun, münasip; gereğince, göre"