Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
ERGÄNZEND : German Turkish

tamamlayıcı, bütünleyici

ERGÄNZUNG : German Turkish

" [die] tamamlama, bütünleme, ikmal; tümleç"

ERGÖTZEN : German Turkish

eğlendirmek

ERHABEN : German Turkish

" tümsekli, çıkıntılı, kabarık; ulu, yüce, yüksek"

ERHALTEN : German Turkish

korunmuş, bakılmış

ERHALTUNG : German Turkish

" [die] koruma, saklama, muhafaza; besleme, bakma"

ERHASCHEN : German Turkish

yakalamak, tutmak

ERHEBEN : German Turkish

" yükseltmek, kaldırmak; sesini yükseltmek; övmek"

ERHEBLICH : German Turkish

" önemli, mühim; büyük, çok; hatırı sayılır, epeyce"

ERHEBUNG : German Turkish

" [die] tümsek, engebe; çıkıntı; tepe; ayaklanma, isyan; anket"

ERHEITERN : German Turkish

eğlendirmek, keyiflendirmek, neşelendirmek

ERHELLEN : German Turkish

" ışıklandırmak, tenvir etmek; aydınlatmak, açığa kavuşturmak; açıklamak, izah etmek"

ERHITZEN : German Turkish

" ısıtmak; coşturmak, galeyana getirmek"

ERHOFFEN : German Turkish

ummak, ümit etmek

ERHOLSAM : German Turkish

istirahate yarar

ERHOLUNG : German Turkish

" [die] iyileşme, şifa, nekahet; istirahat, dinlenme"

ERHOLUNGSBEDÜRFTIG : German Turkish

istirahate muhtaç, dinlenme ihtiyacı olan

ERHOLUNGSHEIM : German Turkish

[das] prevantoryum, dinlenme evi

ERHÄLTLICH : German Turkish

" elde edilebilir; satın alınabilir"

ERHÄNGEN : German Turkish

asmak, asarak idam etmek

ERHÄRTEN : German Turkish

" sertleştirmek; pekiştirmek, kuvvetlendirmek"

ERHÖHEN : German Turkish

" yükseltmek; artırmak, çoğaltmak, fazlalaştırmak; zam yapmak; terfi ettirmek"

ERHÖHUNG : German Turkish

[die] yükseliş, artış

ERHÖREN : German Turkish

(rica, vb.) yerine getirmek, icabet etmek

ERIKA : German Turkish

[die] süpürgeotu, funda