Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
FÖHRE : German Turkish

[die] karaçam

FÖN : German Turkish

[der] saç kurutma makinesi

FÖNEN : German Turkish

fönlemek, saçı makineyle kurutmak

FÖRDERBAND : German Turkish

[das] taşıma bandı

FÖRDERKORB : German Turkish

[der] (maden ocağı) kafes, asansör

FÖRDERLICH : German Turkish

yararlı, faydalı

FÖRDERN : German Turkish

" ilerletmek, teşvik etmek; faydalı olmak, iyi gelmek; (kömür) çıkarmak"

FÖRDERUNG : German Turkish

" [die] teşvik, kolaylaştırma; destek, yardım; çıkarma"

FÖRMLICH : German Turkish

" resmi; gerçek; teklifli, sizli bizli"

FÖRMLICHKEIT : German Turkish

[die] resmiyet

FÖRSTER : German Turkish

[der] ormancı¡

FÜGEN : German Turkish

irbirine bağlamak, monte temek

FÜGSAM : German Turkish

uysal, söz dinler, itaatli, yumuşak başlı¡

FÜHLBAR : German Turkish

hissedilir, fark edilir¡

FÜHLEN : German Turkish

" duymak, hissetmek; duyumsamak; sezmek¡"

FÜHLER : German Turkish

[der] duyarga, anten¡

FÜHREN : German Turkish

" yol göstermek, rehberlik etmek, önde gitmek; yönetmek; liderlik etmek; kumanda etmek, komuta etmek; götürmek; (defter) tutmak; satmak;(dil) kullanmak; başta olmak, birinci gelmek, önde olmak; gezdirmek, dolaştırmak; yürütmek; (yaşam) sürdürmek, yaşa"

FÜHREND : German Turkish

" ileri gelen; baştaki¡"

FÜHRER : German Turkish

" [der] lider, önder, baş, reis; turist rehberi, rehber; mihmandar; sürücü, şoför¡"

FÜHRERSCHEIN : German Turkish

[der] sürücü belgesi, şoför ehliyeti¡

FÜHRUNG : German Turkish

" [die] yönetim, idare; kılavuzluk, rehberlik; kumanda, komuta; önderlik, liderlik; başkanlık, reislik; başta gelme, önde olma; davranış, hareket¡"

FÜHRUNGSZEUGNIS : German Turkish

[das] iyi hal kâğıdı¡

FÜLLE : German Turkish

" [die] dolgunluk; şişmanlık, tombulluk; bolluk, çokluk, gürlük¡"

FÜLLEN : German Turkish

[das] tay, güre, kulun¡

FÜLLEN : German Turkish

" doldurmak; dolma yapmak"