Germany
Germany
HOCH UND HEILIG VERSPRECHEN : German Turkish
üyük yeminler etmek
HOCHACHTEN : German Turkish
saygı göstermek, hürmet etmek
HOCHACHTUNG : German Turkish
[die] saygı, hürmet
HOCHACHTUNGSVOLL : German Turkish
derin saygılarımla
HOCHAMT : German Turkish
[das] (Katoliklerde) kuddas
HOCHBEGABT : German Turkish
son derece yetenekli
HOCHBETAGT : German Turkish
yaşını başını almış, çok yaşlı
HOCHBETRIEB : German Turkish
[der] hummalı faaliyet
HOCHBRINGEN : German Turkish
ilerletmek, kalkındırmak
HOCHBURG : German Turkish
[die] kale, bastiyon, merkez
HOCHDEUTSCH : German Turkish
[das] standart Almanca, Orta ve Yukarı Almanca
HOCHDOTIERT : German Turkish
yüksek maaşlı
HOCHDRUCK : German Turkish
[der] yüksek basınç
HOCHEBENE : German Turkish
[die] yayla, plato
HOCHERFREUT : German Turkish
çok sevinçli
HOCHERFREUT SEIN : German Turkish
etekleri zil çalmak
HOCHFORM : German Turkish
[die] formun zirvesi
HOCHGEBIRGE : German Turkish
[das] yüksek sıradağlar
HOCHGRADIG : German Turkish
" yüksek dereceli; son derece"
HOCHHALTEN : German Turkish
yukarı kaldırmak
HOCHHAUS : German Turkish
[das] çok katlı bina
HOCHHEBEN : German Turkish
yukarı kaldırmak
HOCHKONJUNKTUR : German Turkish
[die] yüksek konjonktür
HOCHLAND : German Turkish
[das] yüksek bölge
HOCHMUT : German Turkish
[der] kibir, kurum, azamet, gurur
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani