Multilingual Turkish Dictionary Germany

HÖCHSTE : German Turkish

en yüksek

HÖCHSTENS : German Turkish

olsa olsa, en çok, haydi haydi

HÖCHSTGESCHWINDIGKEIT : German Turkish

[die] azami sürat

HÖCHSTPERSÖNLICH : German Turkish

izzat

HÖCHSTPREIS : German Turkish

[der] en yüksek fiyat, tavan fiyatı

HÖCHSTWAHRSCHEINLICH : German Turkish

üyük bir olasılıkla

HÖCKER : German Turkish

" [der] kambur; hörgüç"

HÖFLICH : German Turkish

terbiyeli, nazik

HÖFLICHKEIT : German Turkish

[die] terbiye, nezaket

HÖHE : German Turkish

" [die] yükseklik, irtifa; yükselti, rakım; tepe"

HÖHENKRANKHEIT : German Turkish

[die] yükseklik korkusu

HÖHENMESSER : German Turkish

[der] yükseltiölçer, altimetre

HÖHENSONNE : German Turkish

[die] ültraviyole lambası, morötesi ışınlar veren lamba

HÖHENUNTERSCHIED : German Turkish

[der] seviye farkı

HÖHENZUG : German Turkish

[der] dağ silsilesi

HÖHEPUNKT : German Turkish

[der] doruk, en yüksek nokta

HÖHER : German Turkish

daha yüksek

HÖHLE : German Turkish

" [die] mağara; in; boşluk, kovuk"

HÖHNEN : German Turkish

alay etmek

HÖHNISCH : German Turkish

" alaycı; küçümseyici"

HÖLLE : German Turkish

[die] cehennem

HÖLLISCH : German Turkish

cehennemi

HÖLZERN : German Turkish

ahşap, ağaçtan, tahtadan

HÖRAPPARAT : German Turkish

[der] işitme cihazı

HÖRBAR : German Turkish

duyulabilir, işitilebilir