Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
LAUFBAHN : German Turkish

[die] kariyer

LAUFBURSCHE : German Turkish

[der] ayakçı, çırak, git-gel işlerine bakan genç

LAUFEN : German Turkish

" koşmak; yürümek; (makine) çalışmak, işlemek; akmak; sızmak; geçerli olmak"

LAUFEND : German Turkish

" akan; cari; yürürlükte olan"

LAUFENLASSEN : German Turkish

salmak, serbest bırakmak

LAUFKUNDSCHAFT : German Turkish

[die] gelip geçici müşteriler

LAUFMASCHE : German Turkish

[die] çorap kaçığı

LAUFSCHRITT : German Turkish

[der] koşar adım

LAUFSTALL : German Turkish

[der] çocuk parkı, çocuk bahçesi

LAUFSTEG : German Turkish

[der] podyum

LAUFZETTEL : German Turkish

[der] sirküler

LAUGE : German Turkish

" [die] küllü su; eriyik, çözelti"

LAUNE : German Turkish

" [die] ruhsal durum, hava, keyif; kapris, maymun iştahlılık"

LAUNENHAFT : German Turkish

kaprisli, maymun iştahlı, yeltek, hercai

LAUS : German Turkish

[die] bit

LAUSBUB : German Turkish

[der] afacan, yaramaz

LAUSCHEN : German Turkish

dinlemek, kulak kesilmek

LAUSCHIG : German Turkish

(yer) sessiz, rahat, tenha

LAUSEN : German Turkish

itlemek, bitlerini ayıklamak

LAUT : German Turkish

[der] ses, seda

LAUT : German Turkish

" (ses) yüksek; gürültülü; yüksek sesle; göre, uyarınca, nazaran, hükmünce"

LAUTE : German Turkish

[die] lavta, ut

LAUTEN : German Turkish

yazılı olmak, şöyle olmak

LAUTER : German Turkish

" saf, temiz, berrak; dürüst, temiz ahlaklı, özü sözü bir; sırf, sadece, yalnızca"

LAUTERKEIT : German Turkish

" [die] saflık, temizlik, berraklık; dürüstlük, temiz ahlaklılık"