Germany
VERSCHÜCHTERT : German Turkish
gözü korkmuş
VERSCHÜTTEN : German Turkish
" dökmek; gömmek; gözünden düşmek"
VERSEHEN : German Turkish
[das] hata, dikkatsizlik
VERSEHEN : German Turkish
" sağlamak, temin etmek; yerine getirmek, ifa etmek; (vazife) görmek; damgalamak"
VERSEHENTLICH : German Turkish
yanlışlıkla
VERSEHRTE : German Turkish
sakat, özürlü kimse
VERSENDEN : German Turkish
göndermek, yollamak, sevk etmek
VERSENKEN : German Turkish
" batırmak; daldırmak"
VERSESSEN AUF : German Turkish
düşkün, hastası, delisi
VERSETZEN : German Turkish
" yerini değiştirmek, başka yere koymak; başka yere dikmek, şaşırtmak; (memur) başka yere tayin etmek; rehin vermek"
VERSETZT WERDEN : German Turkish
sınıf geçmek
VERSETZUNG : German Turkish
" [die] yerini değiştirme, başka yere koyma; (memur) nakil; rehine koyma; sınıf geçme"
VERSEUCHEN : German Turkish
ulaştırmak, sirayet ettirmek
VERSICHERN : German Turkish
" teyit etmek, doğrulamak; temin etmek; sigortalamak"
VERSICHERUNG : German Turkish
" [die] teyit, tasdik; temin; sigorta"
VERSICHERUNGSPOLICE : German Turkish
[die] sigorta poliçesi
VERSIEGELN : German Turkish
mühürlemek
VERSIEGEN : German Turkish
kurumak, suyu çekilmek
VERSINKEN : German Turkish
atmak
VERSORGEN : German Turkish
" sağlamak, temin etmek, tedarik etmek; bakmak, geçimini sağlamak"
VERSORGUNG : German Turkish
" [die] temin, tedarik; bakım, geçim"
VERSPERREN : German Turkish
kapamak, tıkamak, engel olmak
VERSPERRUNG : German Turkish
[die] bariyer
VERSPIELEN : German Turkish
(oyunda/kumarda) kaybetmek
VERSPIELT : German Turkish
oyunbaz
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani