Multilingual Turkish Dictionary Germany

VOR SCHMUTZ STARREN : German Turkish

pislik götürmek, kirli olmak

VOR TISCH : German Turkish

yemekten önce

VOR UNSERER ZEITRECHNUNG : German Turkish

milattan önce

VOR WITZ ÜBERSPRUDELN : German Turkish

nükteler saçmak

VOR WUT PLATZEN : German Turkish

öfkeden kudurmak

VOR WUT SCHNAUBEN : German Turkish

öfkesinden köpürmek, ateş püskürmek

VORABEND : German Turkish

[der] arife

VORAN : German Turkish

önde, başta, ileride

VORANGEHEN : German Turkish

" önce gitmek; iyi gitmek; tıkırında gitmek"

VORANGEHEND : German Turkish

önceki

VORANKOMMEN : German Turkish

ilerleme kaydetmek, yol almak

VORANSCHLAG : German Turkish

[der] masraf tahmini

VORARBEITER : German Turkish

[der] ustabaşı

VORAUS : German Turkish

" önde, ileride; önceden"

VORAUSBEZAHLEN : German Turkish

peşin ödemek

VORAUSGEHEN : German Turkish

" önden gitmek; önce gelmek, önce olmak"

VORAUSGESETZT DAß ... : German Turkish

şu şartla ki

VORAUSSAGE : German Turkish

" [die] tahmin; kehanet"

VORAUSSAGEN : German Turkish

" tahmin etmek; kehanette bulunmak"

VORAUSSEHEN : German Turkish

önceden tahmin etmek, kestirmek

VORAUSSETZEN : German Turkish

varsaymak, farz etmek

VORAUSSETZUNG : German Turkish

" [die] varsayım, hipotez; koşul, şart"

VORAUSSICHT : German Turkish

" [die] sağgörü, basiret, önseziş; ihtiyat, tedbir"

VORAUSSICHTLICH : German Turkish

" her ihtimale göre; galiba"

VORBAUEN : German Turkish

" çıkıntılı/öne doğru inşa etmek; önünü almak, önceden tedbir almak"