Germany
VOREINGENOMMEN : German Turkish
önyargılı, tarafgir, peşin hüküm sahibi
VOREINGENOMMENHEIT : German Turkish
[die] önyargı, tarafgirlik, peşin hüküm
VORENTHALTEN : German Turkish
" (hakkı olduğu halde) vermemek; yoksun bırakmak, mahrum bırakmak"
VORERST : German Turkish
" şimdilik, şu sırada; her şeyden önce"
VORFAHR : German Turkish
[der] ata, cet
VORFAHREN : German Turkish
" (taşıtla) önden gitmek; (taşıtla) önüne geçmek; (taşıtla) evin önüne gelmek"
VORFAHRT : German Turkish
[die] geçiş üstünlüğü
VORFAHRT ACHTEN! : German Turkish
yol verin!
VORFAHRTSREGEL : German Turkish
[die] geçiş hakkı
VORFAHRTSSCHILD : German Turkish
[das] geçiş üstünlüğü işareti
VORFALL : German Turkish
[der] olay, hadise, vaka
VORFALLEN : German Turkish
olmak, meydana gelmek, zuhur etmek
VORFINDEN : German Turkish
ulmak
VORFÜHREN : German Turkish
" sergilemek; (film) göstermek"
VORGABE : German Turkish
[die] avans
VORGANG : German Turkish
" [der] gidiş, gelişme, seyir; süreç"
VORGEBEN : German Turkish
" mazeret olarak ileri sürmek; avans vermek"
VORGEFAßT : German Turkish
önyargılı
VORGEFAßTE MEINUNG : German Turkish
önyargı, peşin hüküm
VORGEFERTIGT : German Turkish
prefabrik
VORGEFÜHL : German Turkish
[das] önsezi
VORGEHEN : German Turkish
" [das] ilerleyiş; tutum, hareket tarzı"
VORGEHEN : German Turkish
" önden gitmek; ilerlemek; (saat) ileri gitmek; tedbir almak; daha önemli olmak; olup bitmek, vuku bulmak"
VORGESCHMACK : German Turkish
[der] gösterge, işaret
VORGESETZTE : German Turkish
üst, amir, şef
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani