Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
ZEUGENAUSSAGE : German Turkish

[die] tanık ifadesi

ZEUGNIS : German Turkish

" [das] tanıklık, şahitlik; sertifika, tasdikname; (okul) karne; bonservis"

ZEUGNIS GEBEN VON : German Turkish

delili olmak

ZEUGUNG : German Turkish

" [die] üreme; dölleme"

ZEUGUNGSUNFÄHIG : German Turkish

iktidarsız

ZICKZACK : German Turkish

[der] zikzak

ZIEGE : German Turkish

[die] keçi

ZIEGEL : German Turkish

" [der] tuğla; kiremit"

ZIEGELEI : German Turkish

[die] tuğla fabrikası

ZIEGENLEDER : German Turkish

[das] oğlak derisi

ZIEHEN : German Turkish

" çekmek; çizmek; çıkarmak; (satranç vb.de) taş oynamak; (bitki/hayvan) yetiştirmek; (duvar) örmek; (çukur) kazmak; taşınmak; göç etmek; (çay) demlenmek; etkili olmak"

ZIEHHARMONIKA : German Turkish

[die] akordeon, armonika

ZIEHUNG : German Turkish

[die] çekiliş, piyango çekilişi

ZIEL : German Turkish

" [das] varış; nişangâh; amaç, gaye, maksat, erek"

ZIELEN : German Turkish

nişan almak

ZIELFERNROHR : German Turkish

[das] (silahta) nişan dürbünü

ZIELLOS : German Turkish

amaçsız, hedefsiz, plansız

ZIELSCHEIBE : German Turkish

[die] hedef tahtası, nişangâh

ZIELSTREBIG : German Turkish

tuttuğunu koparan, ne istediğini bilen

ZIEMLICH : German Turkish

" oldukça büyük, büyücek; oldukça, epeyce, bir hayli"

ZIEMLICH VIEL : German Turkish

oldukça, oldukça çok, bir hayli

ZIEREN : German Turkish

süslemek

ZIERLICH : German Turkish

ince, narin, çıtı pıtı

ZIERLICHKEIT : German Turkish

[die] incelik, narinlik, çıtı pıtılık

ZIERPFLANZE : German Turkish

[die] süs bitkisi