Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HİSSİSELİM : Turkish Turkish

sağduyu

HİSSİYAT, -TI : Turkish Turkish

duygular, sezişler

HİSSİZ : Turkish Turkish

duygusuz, anlayışsız

HİSSİZ : Turkish Turkish

edenin duyarsız (bölümü)

HİSSİZLİK : Turkish Turkish

hissiz olma durumu, duygusuzluk, duyarsızlık

HİŞT, -Tİ : Turkish Turkish

"hey, bana bak, sana söylüyorum" anlamında seslenme sözü

HİSTEREZİS : Turkish Turkish

doğa olaylarının gelişmesindeki gecikme

HİSTERİ : Turkish Turkish

- isteri

HİSTERİK : Turkish Turkish

- isterik

HİSTOLOJİ : Turkish Turkish

dokubilim

HİT : Turkish Turkish

(şarkı, plak, kaset vb. için) çok sevilen, çok beğenilen, çok satılan

HİT OLMAK : Turkish Turkish

en sevilen müzik parçaları listesinde baş sırayı almak

HİTABE : Turkish Turkish

söylev, °nutuk

HİTABEN : Turkish Turkish

sözü birine yönelterek, hitap yoluyla

HİTABET, -Tİ : Turkish Turkish

etkili söz söyleme sanatı, söz sanatı

HİTAM : Turkish Turkish

son, bitim

HİTAM BULMAK : Turkish Turkish

sona ermek, bitmek

HİTAM VERMEK : Turkish Turkish

itirmek

HİTAN : Turkish Turkish

sünnet etme, °sünnet

HİTAP : Turkish Turkish

sözü birine ya da birilerine yöneltme, seslenme

HİTAP ETMEK : Turkish Turkish

seslenmek,
..-e karşı söylemek, söz yöneltmek

HİTAP ETMEK : Turkish Turkish

ilgisini çekmek, etkilemek

HİTİT : Turkish Turkish

ı.ö. ii. ve viii. yüzyıllar arasında anadolu'da güçlü bir imparatorluk kuran bir ulus, eti

HİTİTÇE : Turkish Turkish

hitit (eti) dili

HİTİTOLOG : Turkish Turkish

hitit (eti) dili ve yapıtlarıyla uğraşan, araştırmalar yapan bilim adamı