Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HİTİTOLOJİ : Turkish Turkish

hitit (eti) dili ve yapıtlarını konu alan bilim dalı

HIYANET, -Tİ : Turkish Turkish

kutsal sayılan şeylere el uzatma, kötülük etme ya da karşı davranma, hainlik,°ihanet

HIYANET, -Tİ : Turkish Turkish

güveni kötüye kullanma, aldatma, vefasızlık

HIYANET, -Tİ : Turkish Turkish

vefasız, sözünde durmayan

HIYANETLİK : Turkish Turkish

hıyanet

HIYAR : Turkish Turkish

kabakgillerden, uzun, iri meyveli, sürüngen, otsu bitki (cucumis sativus)

HIYAR : Turkish Turkish

u bitkinin ürünü, salatalık

HIYAR : Turkish Turkish

kaba saba, görgüsüz, budala

HIYAR : Turkish Turkish

kabakgillerden, uzun, iri meyveli, sürüngen, otsu bitki (cucumis sativus)

HIYAR : Turkish Turkish

u bitkinin ürünü, salatalık

HIYAR : Turkish Turkish

kaba saba, görgüsüz, budala

HIYAR : Turkish Turkish

ir şeyi seçmekte ya da yapıp yapmamakta özgürlük

HIYAR AĞA (YA DA AĞASI) : Turkish Turkish

saba, görgüsüz kimse

HIYARCIK : Turkish Turkish

kasıktaki lenf bezlerinin yangılanması

HIYARCIL : Turkish Turkish

- hıyarcık

HIYARLAŞMAK : Turkish Turkish

kabasaba, budalaca davranışlarda bulunmaya başlamak

HIYARLIK : Turkish Turkish

kabasaba, budalaca davranma durumu

HIYARLIK ETMEK : Turkish Turkish

hıyarlaşmak

HIYARŞEMBE : Turkish Turkish

aklagillerden, siyah renkte olan meyvelerinin içinde çekirdeklerden başka, hekimlikte kullanılan bir öz bulunan bitki, hinthıyarı (cassia)

HIYARTO : Turkish Turkish

hıyar

HİYERARŞİ : Turkish Turkish

makamların, rütbelerin önem sırası, aslık ve üstlük düzeni, aşama gösterilerek yapılan sınıflama, aşama sırası

HİYERARŞİK : Turkish Turkish

hiyerarşiye dayanan: hiyerarşik düzen

HİYEROGLİF : Turkish Turkish

esimyazı

HIZ : Turkish Turkish

çabukluk, çabuk olma, °sürat

HIZ : Turkish Turkish

ir hareketten doğan güç, °şiddet