Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ALELUMUM : Turkish Turkish Hukuk

Genel olarak, umumi bir biçimde, bütün

ALELUSUL : Turkish Turkish Hukuk

Usulüne uygun, üstünkörü

ALELİNFİRAD : Turkish Turkish Hukuk

Birer birer, ayrı ayrı

ALELİŞTİRAK : Turkish Turkish Hukuk

Müştereken, birlikte

ALEM : Turkish Turkish Hukuk

Bayrak, minare ve kubbelerin üstünde bulunan ay biçimindeki madeni parça

ALEMŞÜMUL : Turkish Turkish Hukuk

Evrensel

ALENEN : Turkish Turkish Hukuk

Açıkça, açık olarak, herkesin gözü önünde

ALENİ : Turkish Turkish Hukuk

Açık, ortada; herkese açık, herkesçe bilinebilirlik

ALENİ MUHAKEME : Turkish Turkish Hukuk

Açık yargılama

ALENİYET : Turkish Turkish Hukuk

Açıklık, kamuya ait olmaklık

ALESTA : Turkish Turkish Hukuk

Hazır, harakete hazır

ALETTAFSİL : Turkish Turkish Hukuk

Tafsilen, ayrıntılı bir biçimde

ALETTAKRİB : Turkish Turkish Hukuk

Takriben, yaklaşık olarak

ALETTEVALİ : Turkish Turkish Hukuk

Ardarda, devamlı olarak

ALETİ CARİHA : Turkish Turkish Hukuk

Yaralayıcı aygıt

ALEYH : Turkish Turkish Hukuk

Karşı, karşıt, olumsuz

ALEYHTAR : Turkish Turkish Hukuk

Aleyhte olma; karşı durma, karşıt bulunma

ALLAL : Turkish Turkish Hukuk

İlletler, hastalıklar

ALTIN ANKESİ : Turkish Turkish Hukuk

Para değerini desteklemek ve dış ödemelerde kullanmak üzere merkez bankasınca ayrılan ihtiyat

ALTSOY : Turkish Turkish Hukuk

Bir kimsenin çocukları, onların da çocukları, onların da çocuklarının çocukları

ALTUM : Turkish Turkish Hukuk

Açık deniz

ALTÜRİST : Turkish Turkish Hukuk

Diğergam; kendinden başkalarını düşünen

ALTÜRİZM : Turkish Turkish Hukuk

Diğergamlık; başkası için düşünülen sevgi; başkalarının yararını düşünme

ALİAS : Turkish Turkish Hukuk

Aslında, gerçekte, başka

ALİL : Turkish Turkish Hukuk

Hasta, hastalıklı, illetli