Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KİRVE : Turkish Turkish

sünnet olan çocuğun elini, kolunu tutan ve çocuk üzerinde babaya yakın hak taşıyan kimse

KİRVELİK : Turkish Turkish

kirve olma durumu

KİS : Turkish Turkish

taş, kum, kil ile karışık sert tabaka

KIŞ : Turkish Turkish

(kuzey yarımküre için) aralık ayının 22'sinde başlayıp martın 21'ine dek süren, yılın en soğuk mevsimi

KIŞ : Turkish Turkish

çok soğuk hava

KIŞ : Turkish Turkish

tavuk gibi kümes hayvanlarını kovalamak için çıkarılan ses

KIS KIS : Turkish Turkish

gülmenin sessiz ve alaylı olduğunu anlatır

KIS KIS KIS KIS GÜLMEK : Turkish Turkish

sessiz ve alaylı gülmek

KİS BAĞLAMAK : Turkish Turkish

toprak üstünde sert tabaka oluşmak

KIŞ BASMAK : Turkish Turkish

kışın şiddetli soğukları başlamak

KIŞ DÖNEMİ : Turkish Turkish

kış süresine rastlayan, kışın yapılan şey

KIŞ GÜNÜ : Turkish Turkish

kışın

KIŞ KIYAMET : Turkish Turkish

çok zorlu kış

KIŞ UYKUSU : Turkish Turkish

soğuk ve kurak mevsimlere karşı koyabilmek için canlı varlıkların yapısında görülen olayların tümü

KIŞ UYKUSU : Turkish Turkish

ılıman ve soğuk bölgelerde, özellikle yapraklarını döken ağaçlarda ham ve ongun besisuyu dolaşımının tümden ya da tüme yakın durması

KIŞ UYKUSU : Turkish Turkish

durgunluk, hareketsizlik dönemi

KIŞ YAPMAK : Turkish Turkish

(hava) çok soğuk ve karlı geçmek

KISA : Turkish Turkish

oyu, uzunluğu az olan, "uzun" karşıtı

KISA : Turkish Turkish

az süren, uzun olmayan

KISA : Turkish Turkish

ayrıntısı çok olmayan

KISA : Turkish Turkish

yetersiz

KISA : Turkish Turkish

kısaca, kısaltarak

KISA : Turkish Turkish

kısa olan şey

KISA ÇİZGİ : Turkish Turkish

satır sonuna sığmayan sözcükleri, hecelere bölerken kullanılan noktalama imi (-), °tire

KISA DALGA : Turkish Turkish

(radyo yayını için) dalga boyu 10 ile 100 m. arasında dağişen dalga