Multilingual Turkish Dictionary Turkish

MAKBUL, -LÜ : Turkish Turkish

eğenilen, hoş karşılanan

MAKBUL, -LÜ : Turkish Turkish

geçer, geçerli

MAKBULE GEÇMEK : Turkish Turkish

çok beğenilmek, hoşa gitmek

MAKBUZ : Turkish Turkish

alındı

MAKEDONCA : Turkish Turkish

makedonya'da konuşulan ıslav dili

MAKEDONYALI : Turkish Turkish

makedonya halkından ya da bu halkın soyundan olan (kimse)

MAKET UÇAK : Turkish Turkish

her türlü askeri uçağın küçük ölçekli maketi

MAKET,-Tİ : Turkish Turkish

yapı, yontu gibi şeylerin taslak durumundaki küçük örneği

MAKETÇİ : Turkish Turkish

maket yapan kimse

MAKFERLAN : Turkish Turkish

omuzdan yarı bele kadar inen pelerini olan palto

MAKİ : Turkish Turkish

odur ağaç ve çalılardan oluşan akdeniz bitki örtüsü

MAKİ : Turkish Turkish

makigillerden, madagaskar adasında sık rastlanan, uzun kuyruklu, yumuşak tüylü bir memeli primat (lemur)

MAKİGİLLER : Turkish Turkish

örneği maki (ii) olan primatlar sınıfı, maymunsular

MAKİNE : Turkish Turkish

herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek ya da belli bir etki oluşturmak için birleştirilmiş düzenekler bütünü

MAKİNE : Turkish Turkish

makineyle gerçekleştirilen kimi ürünler ya da işlemler için kullanılır

MAKİNE : Turkish Turkish

ir aygıt ya da taşıtın devinimini sağlayan düzenek

MAKİNE : Turkish Turkish

araba, otomobil

MAKİNE : Turkish Turkish

duygu, çoşku ve insana özgü niteliklerden yoksun ya da tekdüze, gereğinden çok çalışan

MAKİNE : Turkish Turkish

tabanca

MAKİNE ÇEKMEK : Turkish Turkish

dikiş makinesinde dikmek

MAKİNE GİBİ : Turkish Turkish

çok çabuk, art arda, aynı biçimde yapılan ya da olan

MAKİNE GİBİ ADAM : Turkish Turkish

düzgün, çok ve çabuk iş çıkaran adam

MAKİNE GÜCÜ : Turkish Turkish

ir makinenin bir saniyede yapabildiği iş miktarı; uygulamada beygir gücü,vat ya da kilovat ile ölçülür

MAKİNECİ : Turkish Turkish

makine satan, onaran ya da kullanan kimse

MAKİNEÇİZİM : Turkish Turkish

yönetim, muhasebe vb. işlem kartlarını mekanik olarak düzenleyen yöntem