Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MALUMAT EDİNMEK : Turkish Turkish

ilgi edinmek, öğrenmek

MALUMAT SAHİBİ : Turkish Turkish

ir konuda bilgisi olan

MALUMAT VERMEK : Turkish Turkish

ilgi vermek

MALUMAT, -TI : Turkish Turkish

ilgi

MALUMAT, -TI : Turkish Turkish

genel olarak ilksezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler, bilgi

MALUMATFURUŞ : Turkish Turkish

ilgiçlik taslayan

MALUMATLI : Turkish Turkish

ilgili

MALUMATSIZ : Turkish Turkish

ilgisiz

MALZEME : Turkish Turkish

gereç, °materyal

MALZEME : Turkish Turkish

ir yapıtın hazırlanmasında yararlanılan tüm bilgi ve kaynaklar

MAMA : Turkish Turkish

ebek için hazırlanan yiyeceklerin genel adı

MAMA : Turkish Turkish

(çocuk dilinde) yemek, yiyecek

MAMA : Turkish Turkish

genelev işleten kadın, çaça

MAMAFİH : Turkish Turkish

ununla birlikte, durum böyleyken

MAMALİGA : Turkish Turkish

kaynar suda haşlanıp üzerine yağ gezdirilen mısır unu yemeği

MAMBO : Turkish Turkish

haiti kökenli, rumba ve çaçaya benzeyen bir dans

MAMBO : Turkish Turkish

u dansın müziği

MAMELEK, -Kİ : Turkish Turkish

(birinin ya da tüzelkişinin) olanca malı, her nesi varsa, varı yoğu, mal varlığı

MAMOGRAFİ : Turkish Turkish

meme urlarının araştırılıp belirlenmesinde başvurulan radyografi incelemesi

MAMUL, -LÜ : Turkish Turkish

yapılmış, işlenmiş, imal edilmiş (eşya, yiyecek)

MAMULAT, -TI : Turkish Turkish

yapılmış şeyler

MAMUR : Turkish Turkish

ayındır

MAMURE : Turkish Turkish

ayındır yer, bayındırlık

MAMUT, -TU : Turkish Turkish

filgillerden, dördüncü zamanda avrupa ve asya'da yaşamış olan, ancak taşılı bulunan iri, kıllı bir hayvan (elephas primigenius)

MANA : Turkish Turkish

anlam