Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MARKE ETMEK : Turkish Turkish

kimi takım oyunlarında karşı takımdaki bir oyuncuyu yakından izlemek, tutmak

MARKET -Tİ : Turkish Turkish

günlük gereksinimi karşılayacak yiyecek ve kimi ev eşyalarının satıldığı büyük dükkân

MARKETÇİ : Turkish Turkish

market işleten ya da markette çalışan kimse

MARKETÇİLİK : Turkish Turkish

market işletmeciliği

MARKİ : Turkish Turkish

kimi batı devletlerinde kont ile dük arasında bir soyluluk sanı

MARKİZ : Turkish Turkish

markinin karısı

MARKİZ : Turkish Turkish

ıki kişilik, alçak, oldukça geniş koltuk

MARKİZ : Turkish Turkish

ir kapı ya da pencere önünü yağmurdan korumak için yapılan saçak

MARKİZET, -Tİ : Turkish Turkish

ir çeşit ince ve çoğu çiçekli, pamuklu kumaş

MARKOPAŞA : Turkish Turkish

sürekli dert ve dileklerin götürüldüğü kişi

MARKSÇI : Turkish Turkish

marksçılık yanlısı olan (görüş, kimse)

MARKSÇILIK : Turkish Turkish

ilimsel sosyalizm, °marksizm

MARKSÇILIK LENİNCİLİK : Turkish Turkish

marks ve lenin'den esinlenen komünist parti öğretisi

MARKSİST : Turkish Turkish

marksçı

MARKSİZM : Turkish Turkish

marksçılık

MARLEY : Turkish Turkish

(bir marka adından) yapılarda döşeme gereci olarak kullanılan plastik madde

MARMARA ÇIRASI GİBİ YANMAK : Turkish Turkish

üyük bir zarara uğramak, perişan olmak

MARMELAT, -TI : Turkish Turkish

şeker karıştırılarak pişirilmiş meyve ezmesi

MARN : Turkish Turkish

çok ince taneli kil minerallerinden ve kalsitin değişik oranlardaki karışımından oluşan tortul kayaç, pekmeztoprağı

MARNLAMAK : Turkish Turkish

kireci az olan toprağın içine marn katarak daha iyi duruma getirmek

MAROKEN : Turkish Turkish

fas'ta işlenen yumuşak bir çeşit keçi derisi

MAROKEN : Turkish Turkish

üzerine benekler basılarak marokene benzetilen koyun derisi

MAROKEN : Turkish Turkish

marokenden yapılmış ya da marokenle kaplanmış

MAROKENCİ : Turkish Turkish

maroken eşya yapan kimse

MAROKENCİLİK : Turkish Turkish

maroken deriden çeşitli eşya yapma sanatı