Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ORTAKYAŞARLIK : Turkish Turkish

ortakyaşar olma durumu, ortakyaşam

ORTAKYÖNETİM : Turkish Turkish

koalisyon

ORTALAMA : Turkish Turkish

ortalamak eylemi

ORTALAMA : Turkish Turkish

ıki ya da ikiden artık nicelik toplamının, bu niceliklerin sayısına bölünmesinden çıkan (sayı), °vasati

ORTALAMA : Turkish Turkish

orta yerinden

ORTALAMA : Turkish Turkish

ıki karşıt düşünce arasında olan, yaklaşık

ORTALAMA : Turkish Turkish

yaklaşık

ORTALAMAK : Turkish Turkish

ortasını bulmak, ortasına varmak

ORTALAMAK : Turkish Turkish

topla oynanan kimi oyunlarda, oyuncu topu alanın ortasına doğru atmak

ORTALAMASINA : Turkish Turkish

ortalayarak

ORTALI : Turkish Turkish

defterde, bir araya getirilmiş belli sayıda yaprakların oluşturduğu bölümlerden olan

ORTALIK : Turkish Turkish

ulunulan yer, çevre

ORTALIK : Turkish Turkish

ıçinde bulunulan, yaşanılan ev, oda gibi yer

ORTALIK : Turkish Turkish

herkes

ORTALIK : Turkish Turkish

yeryüzünün görünen bölümü; çevre °etraf

ORTALIK AĞARMAK : Turkish Turkish

sabah olmaya başlamak

ORTALIK DÜZELMEK : Turkish Turkish

karışıklık yok olmak, tedirginlik kalmamak

ORTALIK KARARMAK : Turkish Turkish

akşam olmak

ORTALIK KARIŞMAK : Turkish Turkish

toplumda ya da devletler arasında düzensizlik baş göstermek

ORTALIK YATIŞMAK : Turkish Turkish

toplumdaki düzensizlik ve kargaşa sona erip düzenli yaşayış yeniden başlamak

ORTALIKÇI : Turkish Turkish

ortalığı derleyip toplayan, temizlik işleriyle uğraşan kadın

ORTALIKI BİRBİRİNE KATMAK : Turkish Turkish

kargaşa çıkarmak

ORTALIKI...ALMAK : Turkish Turkish

kaplamak

ORTALIKI...GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

kaplamak

ORTALIKTA : Turkish Turkish

göz önünde, meydanda