Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ORTAM : Turkish Turkish

canlı bir varlığın içinde bulunduğu doğal ya da maddi koşulların tümü

ORTAM : Turkish Turkish

ir kimsenin ya da bir insan topluluğunun yaşayışını etkileyen ruhsal,toplumsal ve kültürel etkilerin tümü

ORTAM : Turkish Turkish

nesnel ve toplumsal yönlerle kimi zaman kişinin iç dünyasını da kapsayan yakın çevre, °vasat

ORTAMBİLİM : Turkish Turkish

organizmaların yaşadığı ortamda etkileşmelerini inceleyen bilim dalı

ORTANCA : Turkish Turkish

yaş bakımından üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasında bulunan

ORTANCA : Turkish Turkish

üyüklük irilik bakımından üç nesne arasında sondan ya da baştan ikinci gelen

ORTANCA : Turkish Turkish

taşkırangillerden, kırmızı, pembe ya da mor renkli çiçeklerini yaz başında açan, gölgelik yerlerde yetiştirilen bir süs bitkisi (hydrangea hortensia)

ORTANIN SAĞI : Turkish Turkish

ılımlı siyasal görüşe göre, sosyal alanla ilgili, sosyal yapıyı koruma ya da olduğu gibi sürdürme eğiliminde bulunan partilerin kendi programlarına göre benimsedikleri görüş

ORTANIN SOLU : Turkish Turkish

ılımlı siyasal görüşe göre, sosyal alanla ilgili köklü değişimleri; partilerin kendi programlarına göre benimsedikleri ölçüde gerçekleştirmeyi amaçladıkları siyasal görüş

ORTAÖĞRENİM : Turkish Turkish

ortaöğretim okullarında edinilen bilgiler

ORTAÖĞRETİM : Turkish Turkish

ılköğretim ile yükseköğretim kurumları arasında yer alan, lise ve dengi okulları yönetmeyi yüklenmiş olan örgüt

ORTAÖĞRETİM : Turkish Turkish

ılköğretimden geçtikten sonra öğrenimini sürdürmek isteyen gençleri ulusal eğitim amaçlarına uygun olarak daha üst öğrenime, teknik ve meslek alanlarına hazırlamak için planlanan öğretim dönemi

ORTAOKUL : Turkish Turkish

öğrencileri genel eğitim yoluyla bir yandan yaşama, öte yandan liseye hazırlayan üç yıllık ortaöğretim okulu

ORTAOYUNCULUĞU : Turkish Turkish

ortaoyuncusunun sanatı

ORTAOYUNCUSU : Turkish Turkish

ortaoyununda oynayan (sanatçı)

ORTAOYUNU, -NU : Turkish Turkish

sahne, perde, dekor, suflör kullanmadan meydanda, halkın ortasında oynanan tuluata dayanan geleneksel türk halk tiyatrosu

ORTAPARMAK : Turkish Turkish

el parmaklarının sağdan ve soldan üçüncü olanı

ORTASINI BULMAK : Turkish Turkish

ılımlı derecesini bulmak, uzlaştırmak

ORTAY : Turkish Turkish

ir düzlem şeklin aynı yöndeki koşut bütün kirişlerini eşit parçalara bölen (çizgi)

ORTAY : Turkish Turkish

ir uzayı, bir yüzeyi eşit iki parçaya bölen (düzlem, çizgi)

ORTAYA DÖKMEK : Turkish Turkish

çıkarmak, göstermek

ORTAYA DÖKMEK : Turkish Turkish

açıklamak

ORTAYA DÜŞMEK : Turkish Turkish

(kadın) orta malı olmak

ORTAYA KOYMAK : Turkish Turkish

herkesin görebileceği yere koymak

ORTAYA KOYMAK : Turkish Turkish

yaratmak, yapmak