Turkish
RABBİM : Turkish Turkish
tanrım
RABIT, -PTI : Turkish Turkish
ağ, bağlama
RABITA : Turkish Turkish
ağlayan şey, bağ
RABITA : Turkish Turkish
ılgi, ilişki
RABITA : Turkish Turkish
ağlılık
RABITA : Turkish Turkish
irbirini tutma, tutarlık
RABITA : Turkish Turkish
düzen, sıra
RABITA : Turkish Turkish
düz döşenmiş parke
RABITALI : Turkish Turkish
düzgün, düzenli
RABITALI : Turkish Turkish
sözünü bilen, tutarlı, ağırbaşlı
RABITASIZ : Turkish Turkish
düzensiz, birbirini tutmayan
RABITASIZ : Turkish Turkish
ağırbaşlı olmayan, tutarsız
RABITASIZ : Turkish Turkish
irbirine bağlı ya da tutarlı olmadan
RABITASIZLIK : Turkish Turkish
abıtasız olma durumu
RACA : Turkish Turkish
kral ve imparatorlara, büyük toprak sahibi prenslere hindistan'da verilen san
RACİ OLMAK : Turkish Turkish
dokunmak, dayanmak, ilgilenmek
RACİ, -İ : Turkish Turkish
geri dönen
RACİ, -İ : Turkish Turkish
dokunan, ilgilendiren, dayanan
RACON : Turkish Turkish
yol, yöntem, °usul
RACON : Turkish Turkish
gösteriş, fiyaka
RACON KESMEK : Turkish Turkish
görünüşe göre yargılamak
RACON KESMEK : Turkish Turkish
gösteriş yapmak, çalım satmak
RADANSA : Turkish Turkish
yelkenlere açılan deliklere ve halat ilmiklerine geçirilen metal halka
RADAR : Turkish Turkish
adyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan aygıt
RADARCI : Turkish Turkish
adar kullanan ya da radarın bakım ve onarımıyla görevli kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani