Turkish
REKLAMCI : Turkish Turkish
eklam işi ile uğraşan kimse
REKLAMCILIK : Turkish Turkish
eklamcının işi
REKOLTE : Turkish Turkish
tarımda bir yılda derlenen ürünlerin tümü
REKOR : Turkish Turkish
ir sporda erişilmiş derecelerin en üstünü
REKOR : Turkish Turkish
daha önce elde edilmemiş olan sonucu aşan yeni sonuç
REKOR KIRMAK : Turkish Turkish
eski rekoru aşıp yeni, üstün bir sonuç elde etmek
REKORTMEN : Turkish Turkish
ekor kıran kimse
REKTAL : Turkish Turkish
ektumla ilgili, rektum yoluyla
REKTÖR : Turkish Turkish
üniversitenin tüzelkişiliğini temsil eden, yönetimden, öğretimin düzenli yürütülmesinden sorumlu profesörlük aşamasındaki kimse
REKTÖRLÜK : Turkish Turkish
ektörün görevi
REKTÖRLÜK : Turkish Turkish
ektörün orunu
REKTOSKOP : Turkish Turkish
gödenbağırsağının muayenesi ve kimi hastalıklarının iyileştirilmesinde kullanılan aygıt
REKTOSKOPİ : Turkish Turkish
gödenbağırsağının rektoskopla incelenmesi
REKTUM : Turkish Turkish
göden, gödenbağırsağı
REMAYÖZ : Turkish Turkish
trikoların yakasını yapan makine
REMEL : Turkish Turkish
aruz ölçülerinden biri
REMEL : Turkish Turkish
türk müziğinde bir usul
REMİ : Turkish Turkish
ıskambillerle oynanan bir tür oyun
REMİL ATMAK ( YA DA DÖKMEK) : Turkish Turkish
kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakmak
REMİL, -MLİ : Turkish Turkish
kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakma
REMİL, -MLİ : Turkish Turkish
u biçimde bakılan fal
REMİLCİ : Turkish Turkish
kumla fala bakan kimse
REMİZ, -MZİ : Turkish Turkish
simge, °rumuz
REMZİ : Turkish Turkish
alegori ile ilgili, °alegorik, °temsili
RENCİDE : Turkish Turkish
ıncinmiş, kalbi kırılmış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani