Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
REHİNE KOYMAK ( YA DA VERMEK) : Turkish Turkish

ödünç para almak için değerli bir şeyi rehin olarak vermek

REİS : Turkish Turkish

aşkan, °ser

REİS : Turkish Turkish

küçük tekne kaptanı

REİSİCUMHUR : Turkish Turkish

cumhurbaşkanı

REİSLİK : Turkish Turkish

aşkanlık

REİSLİK : Turkish Turkish

küçük tekne kaptanlığı

REİSÜLKÜTTAP : Turkish Turkish

xvii. yüzyıla değin osmanlılarda padişah divanı yazmanlarının başı

REİSÜLKÜTTAP : Turkish Turkish

tanzimat'tan önce osmanlı ımparatorluğu'nun dışişleri bakanı

REJENERASYON : Turkish Turkish

yenileme

REJİ : Turkish Turkish

tekel idaresine verilen ad

REJİ : Turkish Turkish

ve sin. sinema, tiyatro, radyo ve televizyon oyunlarında oyunu yönetme

REJİM : Turkish Turkish

yönetme, düzenleme biçimi, düzen

REJİM : Turkish Turkish

perhiz, °diyet

REJİM : Turkish Turkish

ir devletin yönetim biçimi

REJİM : Turkish Turkish

akarsu debisinin yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü

REJİM YAPMAK : Turkish Turkish

sağlığı korumak ya da zayıflamak amacıyla belirli yiyecekleri yemek

REJİSÖR : Turkish Turkish

tiyatro ve sinema oyunlarında oyuncuların rollerini dağıtıp oyunu düzenleyen, metin, yorum, dekor, müzik gibi öğeler arasında birlik sağlamaya çalışan sanatçı, yönetmen

REJİSÖRLÜK : Turkish Turkish

ejisörün görevi, yönetmenlik

REKABET ETMEK : Turkish Turkish

yarışmak

REKABET, -Tİ : Turkish Turkish

aynı amacı güden kimseler arasındaki çekişme, yarışma, yarış

REKABETÇİ : Turkish Turkish

yarışan, çekişen, rekabet eden

REKÂKET, -Tİ : Turkish Turkish

kekemelik, pepemelik

REKÂT, -TI : Turkish Turkish

namazda bir kıyam (ayakta durma), bir rükû (ayaktayken eğilme) ve iki secdeden (yere kapanma) oluşan bölüm

REKLAM : Turkish Turkish

ir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol

REKLAM : Turkish Turkish

u amaç için kullanılan yazı, resim, film vb