Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ŞAKRAKLIK : Turkish Turkish

şakrak olma durumu

ŞAKRAMAK : Turkish Turkish

şakımak

SAKSAFON : Turkish Turkish

andolarda ve cazlarda kullanılan bir tür üflemeli çalgı

SAKSAFONCU : Turkish Turkish

saksafon çalan kimse

SAKSAĞAN : Turkish Turkish

kargagillerden, karnı beyaz, kanatları ve kuyruğu külrengi, diğer yerleri parlak, kara, uzun kuyruklu kuş (pica pica)

ŞAKŞAK : Turkish Turkish

çoğunlukla hokkabazların kullandıkları, hafifçe vurulduğunda hızla vurulmuş gibi şak diye ses çıkaran tahta maşa

ŞAKŞAKÇI : Turkish Turkish

ir kimseyi ya da onun yaptığı her şeyi doğru bularak öven ve başkalarına da kabul ettirmeye çalışan (kimse), dalkavuk, alkışçı

ŞAKŞAKÇI : Turkish Turkish

özellikle eski tiyatroda oyunu alkışlamak için parayla tutulan kimse

ŞAKŞAKÇILIK : Turkish Turkish

şakşakçı olma durumu

SAKSI : Turkish Turkish

pişmiş topraktan yapılan, içine toprak konularak çiçek yetiştirmekte yararlanılan kap

SAKSI : Turkish Turkish

aş, kafa

SAKSIGÜZELİ, -Nİ : Turkish Turkish

damkoruğugillerden, yaprakları etli, çiçekleri başak biçiminde bir süs bitkisi (cotyledon umbilicus)

SAKSILIK : Turkish Turkish

saksı koymaya yarar raf

SAKSILIK : Turkish Turkish

ıçine saksı oturtulan süslü kap

SAKSILIK : Turkish Turkish

kışın saksı çiçeklerinin saklandığı yer

SAKSONYA : Turkish Turkish

almanya'da saksonya bölgesinde yapılan, iyi nitelikli porselen tabak vb. türden (kap)

ŞAKŞUKA : Turkish Turkish

patlıcan, biber, domates gibi sebzeleri kavurup, üzerine sos dökerek hazırlanan bir tür meze

ŞAKUL, -LÜ : Turkish Turkish

çekül

ŞAKULİ : Turkish Turkish

çekülle ilgili

ŞAKULİ : Turkish Turkish

düşey

ŞAKULLEME : Turkish Turkish

şakullemek eylemi

ŞAKULLEMEK : Turkish Turkish

çekülle düşey doğrultusuna bakmak

ŞAKULLEMEK : Turkish Turkish

yoklamak

SAL : Turkish Turkish

kalın direklerin yan yana bağlanmasıyla yapılan, düz ve korkuluksuz deniz ya da ırmak taşıtı

SAL : Turkish Turkish

salacak, °teneşir