Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
SAP, -PI : Turkish Turkish

demet durumundaki ekinler

ŞAP, -PI : Turkish Turkish

alüminyum ve potasyum sülfatından ya da amonyum alüminyum sülfatından oluşan, sıcak suda eriyen, tadı buruk, antiseptik bir madde

ŞAP, -PI : Turkish Turkish

ınce kum ve çimentoyla yapılan düzgün döşeme sıvası

SAPA : Turkish Turkish

gidilen yol üzerinde olmayan, sapılarak varılan

ŞAPA OTURMAK : Turkish Turkish

içinden çıkılması güç bir duruma düşmek

SAPAK : Turkish Turkish

sapaklığı olan

SAPAK : Turkish Turkish

ir anayoldan ayrılan yolun başlangıç noktası

SAPAKLIK : Turkish Turkish

elli bir ölçüye, kurala uymama durumu, °anomali

SAPAKLIK : Turkish Turkish

hastalık niteliğinde olmamakla birlikte, normalden belirgin durumda sapma gösterme durumu, °anomali

SAPALIK : Turkish Turkish

sapa olma durumu

SAPAN : Turkish Turkish

ıki ucu ip, ortası örme ya da meşin olan bir taş atma aracı

SAPAN : Turkish Turkish

genellikle çocukların kuş vurmak için kullandıkları, iki ucuna lastik ve lastiklerin arasına da genişçe bir meşin parçası bağlı bulunan çatal

SAPAN : Turkish Turkish

kaldırılacak bir şeyin üzerine geçirmek için halattan yapılan çember

SAPAN : Turkish Turkish

makarayı bir yere bağlamak için tablaların çevresine geçirilen halat ya da demir kuşaklar

SAPANSIZ : Turkish Turkish

dengesiz, densiz düşüncesiz

SAPARNA : Turkish Turkish

eskiden kökü hekimlikte kullanılmış olan, zambakgillerden, yeşilimsi çiçekli, tırmanıcı, çok yıllık bir bitki (smilax)

SAPARTA : Turkish Turkish

gemi bordasındaki top çıkarılan dört köşe boşluk ve açıklık

SAPARTA : Turkish Turkish

ir batarya topun birden ateş etmesi, alabanda ateşi

SAPARTA : Turkish Turkish

azar, tersleme

SAPARTAYI VERMEK : Turkish Turkish

azarlamak, terslemek

SAPARTAYI YEMEK : Turkish Turkish

azarlanmak, terslenmek

SAPASAĞLAM, SAPSAĞLAM : Turkish Turkish

çok sağlam, her yanı sağlam

SAPATAR : Turkish Turkish

hasat makinelerinde demetleri bağlayıp fırlatan makine

SAPÇIK : Turkish Turkish

küçük sap

SAPÇIK : Turkish Turkish

ir organı, organizmanın öteki bölümlerine bağlayan, içinde damarlar,sinirler ve görevsel kanallar bulunan öğelerin tümü