Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HARBİYE : Turkish Risale

Harb işlerine ait. Harb okulunun adı. Harbiye mektebi

HARBİYE NAZIRI : Turkish Risale

Askerlik işleriyle alâkalı dairenin başında bulunan memura verilen ünvandır. Kuva-yı Milliyenin Anadolu'da kurduğu hükümette "Milli Müdafaa Vekili" adını taşıyan bu ünvan, Osmanlı Hükümetine 1908 Temmuz inkılâbı arifesinde kurulan Said Paşa kabinesiyle girmiştir. Ondan evvel "Serasker" adını taşıyordu. Harbiye Nazırı'nın başında bulunduğu daireye "Harbiye Nezareti" denilirdi. (O.T.D.S.)

HARC : Turkish Risale

Gider, sarfiyat, bir iş için kullanılan madde. * Vergi. * Çıkmak. * Yeni çıkan bulut. * Yemâme vilayetinde bir yer. * Ecir. * Buğday. (Dinimizde lüzumsuz harcamak, israf haramdır. Zillet ve fakirliğe sebeptir.)

HARC-I RAH : Turkish Risale

Yol harcı, yol parası. Yol masrafı, yol için verilen para

HARC-I ÂLEM : Turkish Risale

Herkese elverişli, her keseye münasib

HARCA' : Turkish Risale

Ayakları beline varana kadar beyaz olan koyun

HARCE : Turkish Risale

(C.: Hurc-Haracât) Deve sürüsü. * Sık bitmiş ağaç

HARCEF : Turkish Risale

Soğuk rüzgâr

HARDAL : Turkish Risale

Çok küçük tohumları olan ve yaprakları yenen bir nebat ismi. Döğülerek macun haline getirilir ve sofrada iştah açmak için kullanılır

HARDALE : Turkish Risale

Hardal tanesi. * Nesneyi ufak edip kesmek

HARDAN : Turkish Risale

Kızgın, hiddetli, gadaplı. * Kast ve men'edici, engel olan

HARE : Turkish Risale

f. Kaya, sert taş. * Bir cins dalgalı kumaş

HAREC : Turkish Risale

Darlık, zorluk, sıkıntı. * Dar yer, sık ağaçlı yer. * Günâh

HARED : Turkish Risale

Hışım etmek. * Menetmek, engel olmak

HAREKE : Turkish Risale

Arapça harflerin u, e, i şeklinde okunacağını gösteren işaretler. (Zamme "ötre" fetha "üstün" kesre "esre" (gibi) * Hareket lafzının Arapça terkibde aldığı şekil

HAREKET : Turkish Risale

Kımıldanma. Davranış. Yola çıkmak. Bir cismin sabit bir noktaya göre yerinin veya durumunun değişmesi. Sarsıntı

HAREKET-İ ARZ : Turkish Risale

Zelzele, deprem, yer sarsıntısı

HAREKET-İ DÂHİL : Turkish Risale

Tar: Kanuni Sultan Süleyman zamanında Süleymaniye medreselerinin binasından sonra onikiye çıkarılan tarik-i tedris (okutma yolu) silsilesinin dördüncü mertebesindeki müderrislerine verilen bir ünvandır

HAREKET-İ MER'İYYE : Turkish Risale

Gerçekte olmadığı halde, var imiş gibi görünen hareket

HAREKET-İ MÜSTAKİME : Turkish Risale

Fiz: Doğru bir çizgi üzerinde olan hareket

HAREKET-İ MİHVERİYE : Turkish Risale

Mihver, eksen etrafındaki muntazam hareket.(Şems, hareket-i mihveriyesi ile silkinse, meyveleri düşmez, silkinmezse yemişleri olan seyyarat düşüp dağılacaktır. M.)

HAREKÂT : Turkish Risale

(Hareket. C.) Hareketler

HAREKÂT-I HARBİYE : Turkish Risale

Harp harekâtı

HAREKÂT-I MÜŞTEREKE : Turkish Risale

Müşterek hareketler, beraber davranışlar

HAREM : Turkish Risale

Herkesin girmesine müsaade edilmeyen yer. Kadınlara mahsus oda. (Misafirlere ve erkeklerin girmesine müsaade edilen yere de"selâmlık" denir.)(Tesettür kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor. Çünkü, kadınlar hilkaten zaife ve nâzik olduklarından kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtaç bulunduğundan; kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale mâruz kalmamak için fıtrî bir meyli var. L.)