Multilingual Turkish Dictionary Turkish

HAZZAL : Turkish Risale

Ehline ve ailesine sarfedecek birşey bulamayan fakir

HAZÎN : Turkish Risale

Hüzünlü. Keder meydana getiren. Acı uyandıran

HAZÎRE : Turkish Risale

Eti ufak ufak doğrayıp, çok su ile çömlek içinde pişirip erimeye yakın olduğu anda üzerine un koyup karıştırarak yapılan yemek. (İçinde et olmayınca "aside" derler.)

HAZÎRET-ÜL KUDS : Turkish Risale

Cennet bahçesi. Peygamber ve evliyanın ruhlarının toplandığı yer

HAZİLE : Turkish Risale

Kenarlarında kirpik bulunmayan kırmızımsı gözkapağı

HAZİM : Turkish Risale

Sür'atle kesen. * Çok çabuk yeyip bitiren. * Düşmanı hezimete uğratan

HAZİNE : Turkish Risale

Define. * Kıymetli şeyleri saklayacak sağlam yer

HAZİNE KETHUDASI : Turkish Risale

Tar: Yavuz Sultan Selim Han zamanında kurulan hazine kethudâlığı, saraya girip çıkan demirbaş eşyanın korunup saklanmasıyla mes'ul idi. Bu müessesenin başında bulunan memura da hazine kethudâsı denilirdi

HAZİNE-MÂNDE : Turkish Risale

f. Şahıs üzerinden kaydı silinerek devlet hazinesine kalan mal veya para

HAZİNE-İ DEVLET : Turkish Risale

Devlet hazinesi. Maliye idaresi

HAZİNE-İ EMİRİYE : Turkish Risale

Maliye dairesi

HAZİNE-İ EVRAK : Turkish Risale

Evrak hazinesi. Arşiv

HAZİNE-İ HÂSSA : Turkish Risale

Osmanlı İmparatorluğu zamanında devlet bütçesinden padişaha maaş sağlayan ve saraya ait gelirlerin toplandığı malî bir müessese

HAZİNE-İ HÜMAYUN : Turkish Risale

Hazine-i Hümayun'da bulunan savaş eşyasından bir kısmının manevî değeri büyüktü. Diğer kısmının ise maddî değeri fazla idi. (Savaşlarda ele geçirilen kıymetli ganimet, padişahlardan kalmış olan değerli eşyalar gibi.) (O.T.D.S.)

HAZİNE-İ MİLLET : Turkish Risale

Millet hazinesi. * Maliye idaresi

HAZİNE-İ TECEDDÜD : Turkish Risale

Yenilik hazinesi. Çok yeniliklere sebeb olan

Turkish

HAZZAL : Turkish Risale

HAZZETMEK : Turkish Risale

HAZÎ : Turkish Risale

HAZÎK : Turkish Risale

HAZÎM : Turkish Risale