Turkish
HEZZA : Turkish Risale
İnsan topluluğu, hayvan sürüsü
HEZZAM : Turkish Risale
Keskin
HEZZAR : Turkish Risale
Devamlı saçmalayan adam
HEZZUZ : Turkish Risale
Keskin
HEZÎ : Turkish Risale
Ahmak. * Vakit, saat
HEZÎC : Turkish Risale
Ahmak kimse. * Süratle yürüyen kimse
HEZÎL : Turkish Risale
Zayıf, arık. Bitkin
HEZÎM : Turkish Risale
Sağanaklı yağmur. * Gök gürültüsü. * Koşarken kişneyen at
HEZÎMET : Turkish Risale
Bozgunluk, mağlubiyet
HEZÎZ : Turkish Risale
Deprenmek
HEŞAŞ (HEŞUŞ) : Turkish Risale
Açık yüzlü şen yeynicek kişi. * Sağan kimseye sevip sütünü veren koyun
HEŞAŞE(T) : Turkish Risale
Şâdlık, hafiflik, irtiyah. * Gevreklik
HEŞEME : Turkish Risale
(C.: Heşemât) Dağ keçisinin oğlağı
HEŞHEŞE : Turkish Risale
Şâdlık etmek, neşeli olmak
HEŞM : Turkish Risale
Kırmak veya kesmek
HEŞT : Turkish Risale
f. Sekiz
HEŞTAD : Turkish Risale
f. Seksen
HEŞTÜM : Turkish Risale
f. Sekizinci
HEŞÎLE : Turkish Risale
Sahibinin izni olmayarak bir adamın bindiği deve
HEŞÎM : Turkish Risale
Ufalanmak. Kırılmış, ufalanmış olmak. * Kırılmış, ufalanmış kuru ot
HEŞŞ : Turkish Risale
Gevrek, kolayca kırılabilir olan. * Keyifli, şen
HI : Turkish Risale
Arabça alfabede dokuzuncu harftir. Ebced hesabına göre 600 sayısına işaret eder
HIBA : Turkish Risale
Yağmurdan korunmak için kurulan çadır. Tente
HIBA' : Turkish Risale
Atâ, bahşiş, hediye
HIBAB : Turkish Risale
Sevişmek, muhabbet
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani