Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HEZARTABE : Turkish Risale

f. Güneş, şems

HEZARYAR : Turkish Risale

f. Bin defa. Bin kerre

HEZAZÎK : Turkish Risale

Süratle kat'etmek, çok çabuk kesmek

HEZB : Turkish Risale

(C.: Hizâb-Ehazıb) Yağmur damlası birbiri ardınca damlamak

HEZBE : Turkish Risale

(C.: Hüzub-Hizâb Hizabât) İri katreli yağmur. * Otu az olan yüksek tepe

HEZEC : Turkish Risale

Gök gürültüsü. * Güzel sesle şarkı söylemek

HEZECAT : Turkish Risale

(Hezec. C.) Yağmur çisiltisi. Yağmur sesi

HEZELİYAT : Turkish Risale

(Hezl. C.) Ciddi olmayan sözler. Saçma sapan konuşmalar. Deli saçması

HEZEYAN : Turkish Risale

Kötü sözler. Soğuk şakalar. * Sayıklama. Saçma sapan konuşma

HEZEYANAT : Turkish Risale

(Hezeyan. C.) Sayıklamalar. * Saçma sapan ve mânâsız konuşmalar

HEZF : Turkish Risale

Yaşlı devekuşu

HEZHAZ : Turkish Risale

Aygırları boyunlarından sıkıp zebun eden yavuz aygır

HEZHEZE : Turkish Risale

Cisimlerin, hava yahut başka bir şey dokunmasiyle titremesi

HEZK : Turkish Risale

şiddetli gök gürültüsü. * Uçurmak. * Yuvarlamak

HEZL : Turkish Risale

Ciddi olmayan söz. Saçma, uydurma, yalan konuşmak. * Edb: Meşhur bir manzumeye lâtife tarzından nazım yapmak. Bu tarzda yapılan nazım

HEZL-GÛ : Turkish Risale

Şakacı. Lâtifeci, mizahlı söz söyleyen

HEZLÂMİZ : Turkish Risale

Şaka ile karışık söz. Mizahlı kelâm

HEZLİYÂT : Turkish Risale

(Hezl. C.) Mizah ve şakayla ilgili söz veya şiirler

HEZM : Turkish Risale

Çok çabuk kesmek. * Sür'atle yemek

HEZME : Turkish Risale

Elle basıldığında veya sıkıldığında oluşan çukur

HEZMELE : Turkish Risale

Bir cins yürüyüş

HEZR : Turkish Risale

Saçmasapan, boş ve mânâsız söz

HEZRA : Turkish Risale

(C.: Hezrât) Vurmak

HEZREME : Turkish Risale

Sür'atle okumak. Sür'atli kelâm

HEZZ : Turkish Risale

Hareket ettirmek. Depretmek. Tahrik