Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CASH FLOW FROM CURRENT ACTIVITY : English Turkish

ir firmadaki normal bir faaliyet periyodu esnasında nakit hareketlerini detaylandıran nakit akışı raporunun bir parçası

CASH FLOW FROM FINANCING ACTIVITY : English Turkish

ir firmadaki finansal faaliyetler esnasında nakit hareketlerini detaylandıran nakit akışı raporunun bir parçası

CASH FLOW FROM INVESTMENT ACTIVITY : English Turkish

ir firmanın yatırım çerçevesi içerisindeki nakit hareketlerini detaylandıran nakit akışı raporunun bir parçası

CASH FLOW STATEMENT : English Turkish

ir muhasebe dönemi esnasında bir firmadaki nakit akışındaki kesinti

CASH IN : English Turkish

fişlerini paraya çevirtmek, gebermek, ölmek, fayda sağlamak, nalları dikmek

CASH IN ADVANCE : English Turkish

n. peşin ödeme

CASH IN CIRCULATION : English Turkish

dolaşımdaki para, kullanımdaki para, halkın kullanımı için devlet tarafından basılıp dağıtılan banknot

CASH IN HAND : English Turkish

eldeki nakit, kaynaklar, fonlar; nakit halindeki varlıklar

CASH IN ON : English Turkish

ir durumdan avantaj elde etmek,
vasıtasıyla kazanç elde etmek

CASH MACHINE : English Turkish

n. bankamatik

CASH ON : English Turkish

v. fayda sağlamak

CASH ON DELIVERY : English Turkish

teslimatta ödeme, teslimat anında yapılan ödeme, kabule bağlı olarak yapılan ödeme

CASH ONLY : English Turkish

sadece nakit

CASH OUT : English Turkish

v. fişleri paraya çevirmek, para karşılığını ödemek

CASH PAYMENT : English Turkish

peşin ödeme, nakit ödeme

CASH PRICE : English Turkish

peşin fiyat, peşin ödemeli

CASH QUOTAS : English Turkish

nakit kontenjanı, banka ve bankanın borçlularınca elde tutulan nakit arasındaki ilişki

CASH REGISTER : English Turkish

kasa, yazar kasa

CASH RESERVE : English Turkish

nakit rezervi, bankalar için elde bulundurulması gereken parayı işaret eden nakit miktarı; acil durumları halletmek için firma tarafından bir kenarda tutulan para

CASH REVENUE : English Turkish

firma tarafından elde edilen likit gelir

CASH SALE : English Turkish

n. peşin satış

CASH SURRENDER VALUE : English Turkish

n. satın alma değeri, nakit değeri

CASH TRADE : English Turkish

para ticareti, yabancı paraların sözleşme yapılır yapılmaz derhal alınıp satılması

CASH VOUCHER : English Turkish

n. para yerine geçen belge, kasa bonosu

CASH WITHDRAWAL : English Turkish

n. paraların çekilmesi; provision that enables a participant to take out part or all of an accumulation from an insurance policy or yearly allowance or pension