Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CAST A SHADOW : English Turkish

gölge etmek

CAST A SHADOW OVER : English Turkish

- üzerine gölge yapmak, gölge düşürmek,
üzerine gölge düşecek şekilde ışığı engellemek

CAST A SLUR : English Turkish

onuruna leke sürmek, adını çıkarmak

CAST A SLUR ON : English Turkish

v. leke sürmek, iftira etmek

CAST A SPELL ON : English Turkish

üyülemek, etkilemek

CAST A SUSPICION ON : English Turkish

v. şüphe düşürmek, gölgelemek

CAST A VOTE : English Turkish

oyunu vermek, oyunu ibraz etmek, oy vermek, seçmek, seçim yapmak

CAST ABOUT : English Turkish

v. araştırmak, arayıp sormak, tasarlamak, volta vurmak

CAST AN EYE : English Turkish

göz gezdirmek

CAST ANCHOR : English Turkish

demir atmak

CAST AROUND : English Turkish

v. araştırmak, arayıp sormak, tasarlamak, volta vurmak

CAST ASIDE : English Turkish

kenara atmak, kenara koymak, kenara itmek; terketmek, ihmal etmek

CAST ASPERSIONS UPON SMB : English Turkish

iftira atmak, çamur atmak

CAST AWAY : English Turkish

atmak, fırlatmak, çarçur etmek, boşa harcamak, ıssız adada bırakmak, deniz kazası geçirmek

CAST BACK ONE'S MIND : English Turkish

v. hatırına getirmek

CAST BLAME ON : English Turkish

- için sorumlu tutmak, suçlamak

CAST DICE : English Turkish

zar atmak, üzerinde sayılar olan küçük küpleri atmak

CAST DOWN : English Turkish

aşağı atmak, indirmek, canını sıkmak, üzmek

CAST IN : English Turkish

v. paylaşmak

CAST IN THE EYE : English Turkish

şaşılık

CAST IRON : English Turkish

pikten yapılmış, sert, dayanıklı, şiddetli, sağlam

CAST LIGHT : English Turkish

aydınlığa kavuşturmak; ışıklandırmak, aydınlatmak

CAST LOTS : English Turkish

kura çekmek

CAST OF FEATURES : English Turkish

n. sima, yüz

CAST OF MIND : English Turkish

n. düşünce tarzı, kafa