Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CASUS BELLI : English Turkish

casus belli, savaş çıkması, savaş gerginliği, savaş sebebi sayma

CAT : English Turkish

"Computer Aided Translation (Bilgisayar Destekli Çeviri)", bir konuşma dilinden başka bir dile metin çevirilerinde otomatik yardım sağlayan bilgisayar teknolojisi uygulamaları alanı

CAT : English Turkish

n. kedi, kedi soyundan hayvan, pisi (Argo); kinci kadın, dedikoducu kadın; caz meraklısı kimse, griva palangası

CAT AND MOUSE : English Turkish

kedi ve fare, düşmanlar, hasımlar; çekişme

CAT BURGLAR : English Turkish

n. duvara tırmanıp giren hırsız, pencereden giren soyguncu

CAT EYED : English Turkish

adj. karanlıkta görebilen

CAT FISH : English Turkish

n. kedi balığı, pulsuz ve ağzının kenarında bıyıkları olan tatlı su balıklarının birkaçı

CAT FOOD : English Turkish

kedi maması, kediler için tasarlanmış özel besin

CAT FOOT : English Turkish

v. gizlice yaklaşmak, sessizce sokulmak

CAT ICE : English Turkish

ince buz tabakası

CAT LITTER : English Turkish

n. kedi kumu

CAT LOVERS' SOCIETY : English Turkish

kedi severler derneği, kedi hayranları organizasyonu

CAT NAP : English Turkish

kedi uykusu, kısa uyku, şekerleme

CAT O' NINE TAILS : English Turkish

dokuz kamçılı kırbaç

CAT SCAN : English Turkish

CAT taraması, vücudun kesitsel görüntülerini bilgisayara döken x-ray cihazı kullanılarak organların taranması, CT scan

CAT SCANNER : English Turkish

CAT tarayıcı, vücudun kesitsel görüntülerini bilgisayara döken x-ray cihazı

CAT SPAYING : English Turkish

kedi kısırlaştırma, dişi kedinin yumurtalıklarının alınması

CAT STEVENS : English Turkish

n. Yusuf Islam (1948 doğumlu), sonradan İslam dinine geçmiş olan İngiliz bir şarkıcı şarkı yazarı ve müzisyen

CAT SUIT : English Turkish

n. tulum şeklinde daracık giysi

CAT WALK : English Turkish

kedi yolu, dar yürüyüş yolu; dört ayağı üzerinde sürünme/emekleme

CAT WHISKER : English Turkish

n. dedektör ibresi

CAT'S CRADLE : English Turkish

ir çocuğun parmaklarından bir diğer çocuğunkine geçirilen birleşik döngü içerisindeki ip halkaları oyunu

CAT'S EYE : English Turkish

n. aynülhir (taş), kedi gözü taşı, kedigözü, fosforlu yol işareti

CAT'S EYES : English Turkish

kedi gözleri, bir kedininkine benzeyen gözler; değerli bir taş türü; (İngiliz İngilizcesi) yol reflektörü

CAT'S PAW : English Turkish

n. alet edilen kimse, maşa