Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
AGGLOMERATIVE : English Turkish

adj. aglomeratif, toplayıcı, toplu, büzgülü

AGGLUTINABILITY : English Turkish

n. yapışabilirlik, yapışkan olma kabiliyeti

AGGLUTINANT : English Turkish

n. tutkal, yapışkan madde

AGGLUTINATE : English Turkish

v. yapıştırmak, tutkallamak, bitiştirmek, bileştirmek

AGGLUTINATE : English Turkish

adj. yapışkan, yapışan, bitişken, bitişimli

AGGLUTINATION : English Turkish

n. yapıştırma, tutkallama, bitişme, bitişkenlik

AGGLUTINATIVE : English Turkish

adj. bitişken, bitişimli

AGGLUTINATIVE LANGUAGE : English Turkish

sondan eklemeli dil, kelimelerin değişmeyen kökler varyasyonlarından oluştukları dil

AGGLUTINATIVELY : English Turkish

adv. eklemeli bir şekilde, yapışkan bir şekilde, yapışma sırasında

AGGLUTININ : English Turkish

n. aglütinin, tedavi süresince parçaların bitişmelerine neden olan antikor

AGGLUTINOGEN : English Turkish

n. aglütinojen, vücudun antikor üretimini uyaran antijen (İmmünoloji)

AGGLUTINOGENIC : English Turkish

adj. aglütinojenik, (İmmünoloji ) aglütinin üretimine neden olan antikor ile ilgili (kan pıhtılaşmasına neden olan madde)

AGGRANDISE : English Turkish

v. abartmak, büyütmek, daha büyük yapmak; genişletmek; uzatmak; gücünü veya konumunu yükseltmek; zenginliğini çoğaltmak; yapmacık bir şekilde birinin itibarını pekiştirmek veya abartmak; bir şeyin daha yüce görünmesini sağlamak; ayrıntı eklemek (ayrıca aggrandize)

AGGRANDISED : English Turkish

adj. abartılmış, büyütülmüş, çoğaltılmış, güçlendirilmiş (ayrıca aggrandized)

AGGRANDISEMENT : English Turkish

n. abartma, büyütme, daha güçlü yapma; güç olarak yükselme eylemi, zenginleşme (ayrıca aggrandizement)

AGGRANDIZE : English Turkish

v. büyütmek, artırmak, çoğaltmak, abartmak, yüceltmek

AGGRANDIZED : English Turkish

adj. abartılmış, büyütülmüş, çoğaltılmış, güçlendirilmiş (ayrıca aggrandised)

AGGRANDIZEMENT : English Turkish

n. büyütme, çoğaltma, yükseltme, abartma

AGGRANDIZER : English Turkish

n. büyütücü, yükseltici, genişletici, enine açıcı

AGGRAVATE : English Turkish

v. ağırlaştırmak, ciddileştirmek, kızdırmak, sinirlendirmek, çileden çıkarmak; şiddetlendirmek, kötüleştirmek,

AGGRAVATED : English Turkish

adj. fenalaşmış, kötüleşmiş, daha şiddetli olmuş; kızgın,sinirli

AGGRAVATED ASSAULT : English Turkish

utanç verici saldırı, şiddetli saldırı, kötü niyetle yapılmış olan saldırı, ciddi tecavüz

AGGRAVATED LARCENY : English Turkish

n. ağır cezayı gerektiren hırsızlık

AGGRAVATING : English Turkish

adj. kötüleştirici, ağırlaştırıcı, ciddileştirici, cezayı arttırıcı, sinirlendirici, can sıkıcı, çileden çıkarıcı

AGGRAVATINGLY : English Turkish

adv. sinir bozucu bir halde, rahatsız edici bir şekilde; şiddetlendirerek; can sıkıcı bir biçimde, çileden çıkartacak şekilde