Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

DEMYTHOLOGIZATION : English Turkish

n. mitolojiden arındırma, mitolojik özelliklerini ortadan kaldırma, daha az mitolojik ve daha çok insansı yapma, efsanevi özelliklerin kaldırılması

DEMYTHOLOGIZE : English Turkish

v. (Amerikan İngilizcesi) mitolojiden arındırmak, mitolojik özelliklerini ortadan kaldırmak, daha az mitolojik ve daha çok insansı yapmak (demythologise olarak da yazılır)

DEN : English Turkish

n. mağara, in; sığınak; yatak; batakhane; delik; zor durum, çıkmaz

DENALI : English Turkish

n. McKinley Dağı, Alaska'da bir dağ, Kuzey Amerika'nın en yüksek noktası (20,320 fit {
194 km})

DENARCOTISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) bir maddeden narkotik öğeleri kaldırmak; uyuşturucu bir ilacın narkotik özelliklerini gidermek (denarcotize olarak da yazılır)

DENARCOTIZATION : English Turkish

n. bir maddeden narkotik öğeleri kaldırma; uyuşturucu bir ilacın narkotik özelliklerini giderme işi

DENARCOTIZE : English Turkish

v. (Amerikan İngilizcesi) bir maddeden narkotik öğeleri kaldırmak; uyuşturucu bir ilacın narkotik özelliklerini gidermek (denarcotise olarak da yazılır)

DENARY : English Turkish

adj. ondalık, on parçadan oluşan, on parça içeren; onluk, onlu temelde

DENATIONALISATION : English Turkish

n. (Britanya İngilizcesi) özelleştirme, devlet kontrolü veya sahipliğinden çıkarma; bir endüstriyi devlet veya kamu sahipliğinden özel mülkiyete geçirme; (Siyaset) ulusal haklardan yoksun kalma, millî haklardan yoksun bırakma (denationalization olarak da yazılır)

DENATIONALISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) özelleştirmek, devlet kontrolü veya sahipliğinden çıkarmak; bir endüstriyi devlet veya kamu sahipliğinden özel mülkiyete geçirmek; (Siyaset) ulusal haklardan yoksun kalmak, millî haklardan yoksun bırakmak (denationalization olarak da yazılır)

DENATIONALIZATION : English Turkish

n. (Amerikan İngilizcesi) özelleştirme, devlet kontrolü veya sahipliğinden çıkarma; bir endüstriyi devlet veya kamu sahipliğinden özel mülkiyete geçirme; (Siyaset) ulusal haklardan yoksun kalma, millî haklardan yoksun bırakma (denationalisation olarak da yazılır)

DENATIONALIZE : English Turkish

v. özelleştirmek; ulusal haklarını elinden almak; vatandaşlıktan çıkarmak; devlet idaresinden çıkarmak

DENATONIUM BENZOATE : English Turkish

n. denotanyum benzoat, alkol denatüranı, alkol teğyir maddesi

DENATURALISATION : English Turkish

n. (Britanya İngilizcesi) doğal özelliklerin değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması; vatandaşlık hakları ve ayrıcalıklarının elinden alınması, vatandaşlıktan çıkarılma (denaturalization olarak da yazılır)

DENATURALISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) özel mülkiyet kontrolüne vermek, özelleştirmek, kamu mülkiyetinden özel mülkiyete geçirmek; vatandaşlık hakları ve ayrıcalıklarını elinden almak, vatandaşlıktan çıkarmak (denaturalize olarak da yazılır)

DENATURALIZATION : English Turkish

n. (Amerikan İngilizcesi) doğal özelliklerin değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması; vatandaşlık hakları ve ayrıcalıklarının elinden alınması, vatandaşlıktan çıkarılma (denaturalisation olarak da yazılır)

DENATURALIZE : English Turkish

v. doğallığını bozmak; vatandaşlık haklarından mahrum etmek

DENATURANT : English Turkish

n. denatüran, denşirme maddesi, tağyir maddesi, doğal özellikleri değiştiren veya ortadan kaldıran şey, yapaylaştıran şey, doğal olmayan bir hale dönüştüren şey

DENATURATION : English Turkish

n. denşirme, tağyir, doğallığını bozma, doğal yapıyı bozma, doğalsızlaştırma, doğal özellikleri değiştirme veya ortadan kaldırma, yapaylaştırma; alkolün içilmeyecek bir hale dönüştürülmesi işlemi

DENATURE : English Turkish

v. doğasını değiştirmek

DENATURED : English Turkish

adj. denşirilmiş, tağyir edilmiş, doğallığı bozulmuş, doğal yapısı bozulmuş, doğalsızlaştırılmış, doğal özellikleri değiştirilmiş veya ortadan kaldırılmış, yapaylaştırılmış

DENATURED ALCOHOL : English Turkish

doğallığı bozulmuş alkol, zehirli madde katılarak içilemez hale dönüştürülmüş alkol

English Turkish