English Turkish
DERIVE FROM : English Turkish
v.
den gelmek,
den türemek,
den türetmek,
den oluşmak,
den oluşturmak, bir kaynaktan almak veya sağlamak (örneğin; "His name derives from an older form of the name {Onun adı adın daha eski bir şeklinden gelmektedir}"); çıkmak, çıkarmak; mantıkla çıkarmak, mantık ile sonuca varmak
DERIVED : English Turkish
adj. türemiş, türetilmiş (Gramer); çekilmiş, çekimlenmiş
DERIVED BENEFIT FROM : English Turkish
-den fayda elde etti,
den kâr etti
DERIVED DEFENCE : English Turkish
müştak savunma, türemiş savunma, bir hissedarın bir şirket adına yaptığı hukuki savunması
DERIVED PLEASURE : English Turkish
keyif aldı, hoşlandı, sevdi, zevk aldı
DERIVER : English Turkish
n. elde eden kimse, türeten kimse, bir kaynaktan alan kimse
DERIVING : English Turkish
n. elde etme, türetme; bir kaynaktan gelme
DERM : English Turkish
n. deri, cilt, derma, alt deri
DERMA : English Turkish
n. deri, cilt (Anatomi, Zooloji)
DERMABRASION : English Turkish
n. dermabrazyon, deri düzeltme, sıyırma yoluyla yara izleri ve benlerin yok edilmesi
DERMAL : English Turkish
adj. deriye ait, alt deriyle ilgili
DERMAL PAPILLAE : English Turkish
n. deri kabarcıkları, deri çıkıntıları, cilt kabarcıkları, derinin üst deri kaplamasıyla kenetlenmiş dışa doğru çıkıntıları
DERMATITIS : English Turkish
n. dermatit, deri iltihabı
DERMATO : English Turkish
pref. deri, derinin, deri ile ilgili, deriye özgü, deri-
DERMATOGEN : English Turkish
n. (Botanik) bir bitkinin dış üst derisi, bitkilerin olgunlaşmaya bağlayan en dıştaki yüzeyi
DERMATOGLYPHICS : English Turkish
n. dergatoglifikler, deri çıkıntılar, deri uçları, el ve ayak uçları, el ve ayak çıkıntıları üzerindeki deri
DERMATOGRAPHY : English Turkish
n. dermatografi, derinin tanımı, derinin tasviri
DERMATOID : English Turkish
adj. dermatoit, deriye benzeyen, deri benzeri, derimsi, deri gibi
DERMATOLOGICAL : English Turkish
adj. dermatolojik, cilt rahatsızlıklarının tedavisiyle ilgili
DERMATOLOGIST : English Turkish
n. dermatolog, cildiyeci, deri hastalıkları uzmanı
DERMATOLOGY : English Turkish
n. dermatoloji, deribilim
DERMATOLYSIS : English Turkish
n. dermatoliz, deri gevşekliği, cilt gevşekliği
DERMATOME : English Turkish
n. dermatom, deri dilimi, deri keser, derinin ince tabakalarını kesmek için kullanılan neşter (Cerrahi)
DERMATOPATHY : English Turkish
n. dermatopati, bir deri hastalığı, bir cilt rahatsızlığı
DERMATOPHYTE : English Turkish
n. dermatofit, deri mantarı, cilt mantarı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani