Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

DISMANTLEMENT : English Turkish

n. boşaltma, dağıtma, parçalama, sökme, çıkarma

DISMANTLER : English Turkish

n. dağıtan kimse, dağıtıcı, parçalara ayıran, söken

DISMANTLING : English Turkish

n. dağıtma, parçalara ayırma, sökme

DISMAST : English Turkish

v. direğini kırmak, direğini sökmek

DISMAY : English Turkish

n. dehşet, korku, umutsuzluk, bunalım

DISMAY : English Turkish

v. korkutmak, dehşete düşürmek, umutsuzluğa düşürmek

DISMEMBER : English Turkish

v. parçalamak, organlarını ayırmak

DISMEMBERMENT : English Turkish

n. parçalama, parçalanma

DISMISS : English Turkish

v. bırakmak, işten atmak, işten çıkarmak, görevden almak, işten kovmak, kovmak; açığa çıkarmak, azletmek, salıvermek, affetmek, ihraç etmek, savmak; reddetmek (dava)

DISMISS : English Turkish

n. azletme

DISMISS : English Turkish

interj. dağılın

DISMISS A CHARGE : English Turkish

ir suçlamayı reddetmek, bir kimseye karşı bulunulan yasal iddiayı yok saymak

DISMISS A SUGGESTION : English Turkish

ir tavsiyeyi reddetmek, bir öneriyi geri çevirmek

DISMISS FROM : English Turkish

işten kovmak, işinden atmak

DISMISS FROM ONE'S MIND : English Turkish

kafasından çıkarıp atmak

DISMISSAL : English Turkish

n. işten çıkarma, görevden alma; af, reddetme, azat

DISMISSAL LETTER : English Turkish

azletme mektubu, işten atma mektubu, görevden alma mektubu, bir kimseyi görevinden almak için yazılan mektup

DISMISSAL NOTICE : English Turkish

işten çıkarma bildirimi

DISMISSAL OF EMPLOYEES : English Turkish

çalışanların kovulması, çalışan kimselerin işlerinden edilmesi

DISMISSED : English Turkish

interj. ayrılmaya müsaade eden askerî emir (Askerî)

DISMISSIBLE : English Turkish

adj. reddedilebilir, yok sayılabilir; serbest bırakılabilir, gönderilebilir; tahliye edilebilir, kovulabilir, görevinden alınabilir

DISMISSION : English Turkish

n. bir kimsenin işine son verilmesi; bir kimsenin işinden atıldığına dair hazırlanmış olan resmî yazı; gönderme işi, başından savma, uzaklaştırma

DISMISSIVE : English Turkish

adj. dışlayıcı, ilgisiz, önemsemez, kibirli, saygısız

DISMISSIVELY : English Turkish

adv. dışlayıcı bir şekilde, ilgisizce, önemsemez bir şekilde, kibirlice, saygısızca

DISMOUNT : English Turkish

v. inmek, indirmek; sökmek, bozmak