English Turkish
HEMIC : English Turkish
adj. hemik, kana ait, kanın, kan ile ilgili, kana özgü
HEMICELLULOSE : English Turkish
n. hemiselüloz, yarı selüloz, polisakkaritler grubu (Kimya)
HEMICELLULOSIC : English Turkish
adj. hemiselülozik, yarı selüloz ile ilgili, polisakkaritler grubu ile ilgili (Kimya)
HEMICRANIA : English Turkish
n. hemikrani, yarım baş ağrısı, başın bir yarısını etkileyen ağrı; migren, ağır bir şekilde kendini gösteren baş ağrısı
HEMIDEMISEMIQUAVER : English Turkish
n. (Müzik) altmış dörtlük nota (Britanya)
HEMIDIAPHRAGM : English Turkish
n. hemidiyafragma, diyaframın bir yarısı
HEMIGLOBIN : English Turkish
n. hemiglobin, metemoglobin, oksijen ve hemoglobin bileşimi
HEMIKARYON : English Turkish
n. hemikaryon, haploit çekirdek (Biyoloji)
HEMIKARYOTIC : English Turkish
adj. hemikaryotik, haploit çekirdekli (Biyoloji)
HEMIN : English Turkish
n. hemin, kan izge, bir kimyasal ve kan karışımı ısıtıldığında ortaya çıkan mikroskobik kristaller (Biyokimya)
HEMINGWAY : English Turkish
n. Hemingway, soyadı; Ernest Hemingway (
1961), Amerikalı romancı ve yazar, 1954 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi
HEMIOPIA : English Turkish
n. hemiyopi, yarı körlük, görüş alanının yarısının kaybedildiği körlük durumu (hemianopsia olarak da yazılır)
HEMIOPIC : English Turkish
adj. hemiyopik, yarı körlük çeken, görüş alanının yarısının kaybedildiği körlük yaşayan
HEMIOPSIA : English Turkish
n. hemiyopi, yarı körlük, görüş alanının yarısının kaybedildiği körlük durumu (hemianopsia olarak da yazılır)
HEMIPARESIS : English Turkish
n. hemiparezi, yarı felç, yarım felç, vücudun bir parçasının işlevini yitirmesi durumu
HEMIPLEGIA : English Turkish
n. yarım felç, kısmi felç
HEMIPLEGIC : English Turkish
adj. hemiplejik, yarı felç olan, yarım felç olan, hemipleji (vücudun bir parçasının işlevini yitirmesi durumu) yaşayan
HEMIPTERA : English Turkish
n. Hemiptera, büyük böcekler sınıfı (tahtakurusu, kötü kokulu böcekler, vs. dahi eder)
HEMIPTEROUS : English Turkish
adj. büyük böcekler düzeni ile ilgili (tahta kuruları süneler vs'yi içerir)
HEMISPHERE : English Turkish
n. yarıküre, yarımküre
HEMISPHERIC : English Turkish
adj. yarımküresel
HEMISPHERICAL : English Turkish
adj. yarımküresel
HEMISTICH : English Turkish
n. yarım mısra
HEMITHORAX : English Turkish
n. hemitoraks, göğüs kafesinin yarısı (Anatomi)
HEMIZYGOTE : English Turkish
n. hemizigot, bir çiftten sadece bir geni olan (Biyoloji)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani