English Turkish
HERE'S MY PASSPORT : English Turkish
uyurun pasaportum
HERE'S MY VISA : English Turkish
uyurun vizam
HERE'S TO US! : English Turkish
ize!, bize içelim! (içmeden önce kullanılan bir deyim)
HERE'S TO YOU! : English Turkish
sana!, size!, sana içelim!, sağlığına içelim!, şerefe! (içmeden önce kullanılan bir deyim)
HEREABOUT : English Turkish
adv. bu civarda, yakınlarda, bu yörede
HEREABOUTS : English Turkish
adv. bu civarda, yakınlarda, bu yörede
HEREAFTER : English Turkish
adv. bundan sonra, bundan böyle, gelecekte, ahirette
HEREAFTER : English Turkish
n. gelecek, öbür dünya, ahiret
HEREBY : English Turkish
adv. böylelikle, bu vesile ile, bundan dolayı, sonuç olarak
HEREDITABILITY : English Turkish
n. kalıtsallık, miras bırakılabilirlik, miras bırakılabilir olma durumu, intikal edilebilme durumu
HEREDITABLE : English Turkish
adj. kalıtsal, miras bırakılabilir, intikal edilebilir
HEREDITAMENT : English Turkish
n. miras kalan varlık, mal, mülk
HEREDITARIAN : English Turkish
n. kalıtılmsalcı, bireysel özellikler ve davranışların genetik olarak belirlendiği teorisinin savunucusu
HEREDITARIAN : English Turkish
adj. kalıtılmsalcı olma, bireysel özellikler ve davranışların genetik olarak belirlendiği teorisini savunma
HEREDITARIANISM : English Turkish
n. kalıtılmsalcılık, bireysel özellikler ve davranışların genetik olarak belirlendiği teorisi
HEREDITARILY : English Turkish
adv. miras yoluyla; kalıtsal olarak
HEREDITARINESS : English Turkish
n. kalıtsallık, kalıtsal olma durumu; genetik olarak transfer edilebilme durumu
HEREDITARY : English Turkish
adj. kalıtsal, ırsi, intikal eden
HEREDITARY PREDISPOSITION : English Turkish
kalıtsallık eğilimi, kalıtsallık yatkınlığı, doğuştan yatkınlık, geçişken eğilimlilik
HEREDITY : English Turkish
n. kalıtım, soyaçekim, ırsiyet, soydan geçen özellik
HEREFORD : English Turkish
n. Hereford, İngiliz sığır cinsi; Amerika'da domuz türü
HEREFROM : English Turkish
adv. buradan
HEREIN : English Turkish
adv. bu noktada, bunun içinde, bunda
HEREINABOVE : English Turkish
adv. yukarıda, önceki, geçen
HEREINAFTER : English Turkish
adv. gelecekte, aşağıda
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani