English Turkish
HONORS : English Turkish
n. şeref payesi
HONORÉ DE BALZAC : English Turkish
Honoré de Balzac, (
1850) Fransız roman yazarı, "İnsanlık Komedisi"nin yazarı
HONOUR : English Turkish
n. onur, şeref, özsaygı, haysiyet, izzetinefis, saygınlık, namus, övünç, hürmet, misafir ağırlama, büyük koz, golfte başlama vuruşu hakkı
HONOUR : English Turkish
v. saygı göstermek, onurlandırmak, şeref vermek, onur nişanı vermek, saymak, kabul etmek (çek)
HONOURABLE : English Turkish
adj. saygın, saygıdeğer, muhterem, namuslu, şerefli, onurlu, yüce
HONOURABLY : English Turkish
adv. (Britanya İngilizcesi) şerefle, onur ile, onurlu bir şekilde (honorably olarak da yazılır)
HONOURED : English Turkish
adj. şerefli, onurlu
HONOURING : English Turkish
n. (Britanya İngilizcesi) şereflendirme, onurlandırma, saygı gösterme, hürmet etme (honoring olarak da yazılır)
HONOURLESS : English Turkish
adj. (Britanya İngilizcesi) onursuz, şerefsiz (honorless olarak da yazılır)
HONOURS : English Turkish
n. onur nişanı
HONOURS : English Turkish
n. şeref payesi
HONSHU : English Turkish
n. Honshu, Japonya'nın ana adası
HOO HA : English Turkish
n. yaygara, şamata
HOOCH : English Turkish
n. alkollü içki, içki
HOOCHY-COOCHY : English Turkish
erotik dansçı
HOOD : English Turkish
n. kukuleta, kapüşon, başlık, sorguç, tepelik, örtü, körüklü örtü, katlanır araba üstü, dedantör, motor kapağı
HOOD : English Turkish
v. kukuleta giydirmek, örtmek, üstünü kapatmak
HOOD : English Turkish
suff. luk, lik, lık
HOODED : English Turkish
adj. kukuletalı, kapüşonlu, başlıklı, başlık şeklinde olan, tepeli, sorguçlu
HOODED CROW : English Turkish
n. leş kargası
HOODED SEAL : English Turkish
n. balonlu fok
HOODED SNAKE : English Turkish
n. kobra
HOODIE : English Turkish
n. sorguçlu karga (İskoçya); kapüşonu olan sweatshirt T-shirt veya başkaca bir üstlük giyecek (Argo); kapüşonlu giyecek giyen genç kimse
HOODLUM : English Turkish
n. külhanbeyi, kabadayı, serseri, gangster, haydut
HOODLUMISM : English Turkish
n. holiganizm, serserilik, bir sokak çetesine mensup olma durumu, bir suç örgütünün parçası olma durumu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani